25 Aralık 2009 Cuma

TEB'e Dekanlardan Destek...

Türkiye genelindeki 13 eczacılık fakültesi dekanı Türk Eczacıları Birliği’ne destek verdi.

Türkiye genelindeki 13 eczacılık fakültesi dekanı Türk Eczacıları Birliği'ne (TEB) destek verdi. TEB'de yapılan basın toplantısında 13 dekan adına konuşan Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Başaran, 13 eczacılık fakültesi dekanı ile biraraya gelerek eczacılık mesleğinin geleceği ve Sosyal Güvenlik Kurumu'nun tutumunu değerlendirdiklerini belirtti. Prof. Dr. Başaran, eczacılık mesleğinin işlevini yitirmesine, birer sağlık merkezi olan eczanelerin ise ticarethane gibi görülmesine ve gösterilmesine sonuna kadar karşı çıktıklarını dile getirerek, “Bunun aksini yapanlar hem mesleğimize, hem bilime, hem de üniversitelerde eğitim veren bizlere haksızlık etmiş olurlar. Türk Eczacıları Birliği 54 yıllık bir meslek birliğidir. TEB, yasa gereği kurulmuş olan, üyelerinin mesleki haklarını koruyan bir sivil toplum örgütüdür. Örgütün, Avrupa Birliği ülkelerindeki uygulamalara bakıldığında, ilaç ile alınan kararlarda ülkemizde de daha aktif rol oynamasına fırsat tanınmalıdır” diye konuştu. -TEB'İN VAZGEÇİLMEZ OLDUĞUNA İNANIYORUZ- Prof. Dr. Başaran, TEB'in, bilim ve teknolojilerdeki gelişmeleri üyeleri olan eczacılara aktarabilmek için Eczacılık Akademisi'ni kurduğunu ve bu olanaklarla, eczacılara bilimsel ve mesleki yönden kendilerini geliştirecek eğitim programları verildiğini kaydederek, “Eczacıların mesleki uygulamalarında önemli işlevler meydana getirdiğini ve bu nedenle vazgeçilmez olduğuna inanmaktayız” dedi. Prof. Dr. Başaran, TEB'in yok sayılmasını mesleki etik açısından uygun bulmadıklarını belirterek, “Örgütün yok sayılması demek, eczacılık mesleğinin yok sayılması, eczacıların yok sayılması, üniversiter eğitimin yok sayılması anlamına gelmektedir. Ayrıca eczanelerle birebir sözleşmelerin imzalanmasının da etik olmadığına inanıyoruz” diye konuştu. Prof. Dr. Başaran, sağlık alanından tasarrufun olmayacağını dile getirerek, giderlerin azaltılması için yeni stratejilerin belirlenmesi, bu stratejilerin hazırlanırken de üniversitelerin ve sivil toplum örgütlerinin fikrinin alınması gerektiğini bildirdi. Prof. Dr. Başaran, eczacının geleceğinin sağlıklı bir toplumun ortak geleceği olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: “Biz eczacılık fakültesi dekanları, sağlık alanının tüm halkalarının sadece ekonomi yönü ile irdelenmesini ve ekonominin insafına bırakılmasını doğru bulmuyoruz. Sağlık alanında yaratılan bu kaos ortamına bir an önce son verilmesini talep ediyor, alınacak kararlardan önce bilim çevrelerinin de fikrinin alınmasının öneminin artık anlaşılması gerektiğini savunuyoruz.” Prof. Dr. Başaran, toplumda eczacıların eylemlerini kar hadleri düştüğü için yaptıkları imajının yaratıldığına dikkat çekerek, “Sağlık alanında önemli bir kamu işlevini yerine getiren eczacıya 'paragöz esnaf' imajının giydirilmesi kabul edilemez” dedi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder