29 Aralık 2009 Salı

KÜTAHYA – ESKİŞEHİR MUHABERELERİ ( 10 – 24 TEMMUZ 1921)

KÜTAHYA – ESKİŞEHİR MUHABERELERİ

( 10 – 24 TEMMUZ 1921)

· yunanlılar I. ve II. İnönü yenilgilerinden sonra büyük bir hazırlığa giriştiler.

    Fransa ve İtalya, yunanlılardan desteğini çektiği halde, İngiltere Yunanistan desteğini devam ettirdi. Yunanistan arka arkaya aldığı yenilgilerin izlerini silmek İngiltere'nin tekrar güvenini kazanmak ve Türk ordusunun toplanmasına fırsat vermemek için harekete geçti. Yunan kralı konstantin savaşı bizzat yönetmek için önce İzmir oradan da Kütahya'ya geçerek komutanlarıyla bir görüşme yaptı. Bu toplantıda Ankara üzerine saldırı kararı alındı.yunanlılar saldırı sonucu afyon, Bilecik, Kütahya ve Eskişehir'i işgal ettiler. Yunan kuvvetleri yer yer Sakarya nehrini geçtiler. Mustafa Kemal cephe komutanı ismet paşa ile görüşerek orduların Sakarya nehri doğusuna çekilmeleri emrini verdi.

· Türk birliklerinin Sakarya'nın doğusuna çekilmelerinin sebebi düşmanı hareket üssünden uzaklaştırmak. Türk ordusuna da daha büyük kayıplar verdirmemek ve yeniden toparlanmak için zaman kazanmaktı.

· Cephedeki bu başarısızlık mecliste büyük tartışmalara sebep oldu. Bazı milletvekilleri meclisin tehlikede olduğunu ve meclisin daha emniyetli bir yer olan kayseri ye taşınmasını istedi.ancak bu istek meclis tarafından kabul edilmedi.

· Mecliste Mustafa Kemal karşı olanlar “ ordu nereye gidiyor, millet nereye götürülüyor, bu harekatın elbette bir sorumlusu vardır.o nerededir onu ordunun başında görmek isteriz.” Diyerek Mustafa Kemal in gücünü ve etkisini kırmak istiyorlardı.

· Mustafa Kemal i seveler ve ona karşı olanlar onun Türk ordusunun başına geçmesi fikrinde birleşmişlerdi.

· Sert tartışmalardan sonra TBMM, 5 Ağustos 1921 de Başkomutanlık kanunu kabul etti.bu kanuna göre meclis üç aylık süre için, bu yetkilerini ve başkomutanlık görevini Mustafa Kemal e verdi.

· Mustafa Kemal Amasya genelgesinden sonra istemeyerek ayrıldığı askerlik görevine en üst rütbeyle yeniden dönüyordu.

· İsmet paşa genelkurmay başkanlığından ayrıldı. Bu göreve Mareşal Fevzi Çakmak getirildi.

· Fevzi paşa genelkurmay başkanlığı görevini 1944 yılına kadar yürütmüştür.

Yenilginin Sonuçları

    Afyon, Kütahya ve Eskişehir yunanlıların eline geçti Mecliste sert tartışmalar oldu, ilk muhalefet oluştu. Halkta ümitsizlik baş gösterdi. Moskova’dan Batum'a gelen Enver paşanın Anadolu'ya geleceği endişesi başladı. Yunanlıların Ankara'yı ele geçirme ve TBMM yi dağıtma ümitleri arttı.

Tekalifi Milliye Emirleri ( 7 – 8 Ağustos 1921 )

Mustafa Kemal başkomutanlık kanunu ile meclisin bütün yetkilerini eline alarak devlet işlerinde tek başına ve çabuk karar verme fırsatı bulmuştu.

Bu yetkiler üç aylık sürelerle uzatıldı. 20 temmuz 1922 de ise süresiz hale getirildi. Mustafa Kemal cumhurbaşkanı seçilene kadarda durum devam etti. Mustafa Kemal Türk ordusunu Sakarya savaşına hızla hazırlamak ve savaş gücünü artırmak için tekalifi milliye emirlerini yayımlattı. Bu emirlerle halktan büyük fedakarlıklar istendi.

Buna göre:

1. her kazada bir tekalifi milliye komisyonu kurulacak. Her komisyon tekalifi milliye emirlerinde istenilen malları toplayıp bildirilen cepheye gönderecek.

2. her ev bir kat çamaşır, bir çift çorap, ve çarık hazırlayacak.

3. tüccar ve halk elindeki çadır, bez, kumaş, astar, kösele hayvan malzemesi v.s. nin %40 ını bedeli sonra ödenmek şartıyla ilgili komisyona verecek.

4. insan ve hayvan yiyeceklerinin %40 teslim edilecek.

5. nakil malzemeleri ayda bir de olsa 100 km kullanılacak.

6. ordunun ihtiyacı olan terk edilmiş bütün mallara el konacak.

7. akaryakıt, araba lastiği v.s %40 na el konacak.

8. silah ve malzeme yapan demirci, marangoz, saraç, dökümcü ordunun emrine alınacak.

Bu tedbirler olağanüstü şartlarda olağanüstü tedbirlerdir. Sırtını İngiltere gibi güçlü bir devlete dayamış olan yunanlılar karşısında ne kadar güç şartlar altında mücadele edildiği anlaşılmaktadır. Bu emirler dünyada ilk defa topyekün bir savaş uygulamasıdır. Bu emirlerin yayımlanması ve uygulaması ile halkadaki ümitsizlik kaybolmaya başlamıştır.

Tekalifi milliye emirleri Osmanlıdaki “avarız” vergisiyle benzerlik göstermektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder