30 Eylül 2009 Çarşamba

Katsayının Kalkmasına Öğrencilerden Destek

Yapılan araştırmada öğrencilerin katsayı uygulamasının kaldırılmasına destek verdikleri ortaya çıktı. Türkanaliz Araştırma Şirketi'nin 15 ilde bin 980 öğrenci ile yaptığı araştırmada öğrencilerin meslek lisesi mezunlarının üniversiteye girmesini zorlaştıran katsayı uygulamasının kaldırılmasına destek verdikleri ortaya çıktı. Öğrencilerin katsayının kaldırılmasına nasıl baktığıyla ilgili Türkanaliz Araştırma Şirketi bir araştırma yaptı. Araştırma Şirketi, 13 Eylül - 19 Eylül tarihleri arasında 15 ilde bir araştırma yaptı. Araştırmaya bin 980 öğrenci katıldı. Araştırmada öğrencilere sorulan 'Üniversiteye girişte uygulanan katsayı uygulamasının kaldırılması, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamış mıdır?' sorusuna deneklerin yüzde 69'u 'Evet' yüzde 7'si ise 'kısmen' cevabı verdiler. Araştırmada ayrıca, 'Meslek liseleriyle düz liselerin puanlarına etkileyen katsayı oranı eşitlendi. Siz bu uygulamayı doğru buluyor musunuz?' sorusuna öğrencilerin yüzde 83'ü 'evet' cevabı verdi.

10 Yıldır Kapalı Olan Okul Açıldı

Gümüşhane'nin Kelkit ilçesine bağlı Aşağı Özlüce Köyü İlköğretim Okulu'nda 10 yıl sonra ders başı yapıldı.

Ders araç ve gereçleri ilçe kaymakamlığınca, boya ve onarım işleri ise köylülerce yapılan okulun eğitim öğretime başlaması nedeniyle Gümüşhane Valisi Enver Salihoğlu okulu ziyaret etti. Kelkit Kaymakamı Ayhan Işık ve İl Milli Eğitim Müdürü Ferda Yıldırım'ın da katıldığı ziyarette 17 ilköğretim okulu öğrencisi ile 10 anasınıfı öğrencisine ders araç ve gereçleri hediye edildi. Okulun yeniden eğitim öğretime başlaması nedeniyle açıklamalarda bulunan Vali Enver Salihoğlu, bir toplumun gelişmesinde en önemli itici gücün eğitim olduğunu belirtti. Okul öncesi eğitimin insan gelişiminin en hızlı ve en duyarlı dönemini oluşturduğunu vurgulayan Salihoğlu, "Yaşamın ilk yıllarında alınan eğitimin ve geçirilen deneyimlerin, ileri yaşlardaki öğrenme yeteneği ve gelecekteki başarı üzerinde de önemli etkileri vardır. On yıldır kapalı olan okulumuzun açılması ile birlikte geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza daha iyi şartlarda eğitim vereceğimize inanıyorum." dedi.

29 Eylül 2009 Salı

TAŞ BİNA VE DİĞERLERİ

En sevdiğim yazarlardan biri olan Aslı Erdoğan'ın en son çıkan yeni kitabı "Taş Bina ve Diğerleri". Kitap piyasadaki yerini alır almaz benim de kütüphanemde yerini aldı. Ama okumak için vaktin gelmesini bekledi. Sonunda zamanı geldi okunmak için. 10 yıl aradan sonra öykülerini bize sunan yazar, bu sefer işkence, ölüm gibi temalar üzerinde yoğunlaşmış. Öyküleri anlatan kişinin cinsiyetine karar veremiyorsunuz. Bunu biz okuyucuya bırakmış. Farklı ve akıcı anlatımıyla kitap beni aldı götürdü başka diyarlara. Bazı satırlarda kendinizle yüzleşmek allak bullak ediyor sizi. Ben size kesinlikle bu kitabı kaçırmadan okuyun diyorum. Seveceksiniz "Taş Bina ve Diğerleri"ni.

Kitabın Arkasındaki Not:
Çağdaş Türk edebiyatının yüz akı bir yazardan on yıl sonra bir öykü kitabı. Aşılması zor imgelem dünyası, sözcükleri boşluktan kurtaran anlatımıyla Aslı Erdoğan bir kez daha yaratıcı gücünü sergiliyor.

Kitabın Adı: Taş Bina ve Diğerleri
Kitabın Yazarı: Aslı Erdoğan
Yayınevi: Everest Yayınevi
Sayfa Sayısı:134

MERAK EDENLERE......

Öncelikle iyi olup olmadığıma merak edip soran sevgili komşularım Serap ve Aslı'ya ilgilerinden dolayı teşekkür ediyorum. 1,5 ay önce iş yerinde çalıştığım büroda değişik oldu. Önceki çalıştığım büroya göre daha yoğun bir iş yükü var üzerimde. Hayatımdaki belki de ilk defa yorulduğumu hissetmeye başlayıp, bir de üstüne havalardan mıdır yoksa bünyemin zayıf düştüğünden midir bilmiyorum, soğukalgınlığı ve griple baş etmek zorunda kaldım. Bayram tatilinde de dinlenemediğim için hastalığım oldukça ilerledi. Ben bu durumla yaşamaya çalışırken bir de kitaplar elimden kayıverdi. Okuma hızım belki de ilk defa bu kadar düşüşe geçti. Bir de hayatımızda bir ilk daha yaşadık eşimle. Canımız ciğerimiz herşeyimiz olan oğlumuz yeni okulunda hazırlık sınıfına başladı 14 Eylül 2009 tarinde. Manevi olarak çok yoğun duygular yaşadım. Artık benim küçük adamım büyüdü, okullu oldu. Nasıl büyük bir heyecan, mutluluk ve gurur anlatamam. Küçük adamımdan size ilk günden bir kare.

Ayrıca bugün canım yeğenimin doğum günü. Bugün 2 yaşını doldurdu. Nice sağlıklı, huzurlu, mutlu ve başarılı yaşlar diliyorum. Tüm sevdikleriyle birlikte. İyi ki doğdum canım yeğenim, iyi ki doğurdun canım kardeşim.

28 Eylül 2009 Pazartesi

Okçuluk Dünya Kupası Final Yarışması (Archery World Cup Final) 2009

Resimler ve sonuçlar : Fıta' dan

Archery World Cup FinalCopenhagen (DEN) - 26 September2009

27 Eylül 2009 Pazar

Artan Ders Saatlerine Tepki Geldi...

Meslek liselerindeki 8 saatlik derslerin 9 saate çıkarılması hoş karşılanmadı.

Anadolu Meslek ve Meslek Liselerinde önceki yıllarda 8 olan ders saati 9 saate çıkarılması büyük çoğunluğu ikili eğitim veren Meslek Liselerinde, eğitim alan öğrenci, öğretmen ve okul yöneticilerini, sabah saat 07.00'den akşam saat 20.00'ye kadar okula bağladığı iddia edildi. -BAKANLIK ÇÖZÜM ARIYOR- Günde 8 saatlik ders uygulamasının, öğrenciler üzerinde olumsuz etkiler yarattığına dikkat çeken Bazı Meslek lisesi yöneticileri daha önce bir rapor hazırlayarak konuyu Milli Eğitim Bakanlığı'na ilettikleri söylediler. Dünyanın birçok yerinde eğitimle ilgili farklı uygulamaların yapıldığını, eğitim planları yapılırken 8.00-17.00 sabit saatlerin yanında 9.00 da başlayıp 21.00 de biten düzenlemelerin de yer aldığını ifade eden Bakanlık yetkilileri de değişik formüllerle ilgili çalıştıklarını belirtti. -CUMARTESİ-PAZAR FORMÜLÜ BİLE MASADA- Birçok velinin de meslek lisesi öğrencilerinin üniversiteyi kazanma süreçlerine yönelik ekstra dersler istediğinin de altını çizen Bakanlık yetkilileri, sistem içinde bütün alternatiflerin değerlendirileceğini ve çözüm arayışı içinde olduklarını belirtirken, Cumartesi-Pazar formüllerinin bile masada olduğunu açıkladılar. Konunun önümüzdeki günlerde netleşeceği bildirildi.

Üniversitelerin Açılış Takvimi

Üniversitelerin çoğunluğu, 2009-2010 akademik yılına gelecek hafta başlayacak. Üniversitelerin yeni yıl takvimi...
Üniversitelerde bu eğitim-öğretim yılında 2 milyon 924 bin öğrenci, 100 bin 504 öğretim elemanı ders başı yapmaya hazırlanıyor. Bu eğitim-öğretim yılında, örgün lisans programlarında toplam 290 bin, ön lisans programlarında da 238 bin olmak üzere toplam 528 bin öğrenci üniversite ile tanışacak. Bazı üniversiteler yeni akademik yılı Ramazan Bayramı'ndan hemen sonra açarken, çoğunluğu gelecek hafta eğitime başlayacak. Abant İzzet Baysal, Adnan Menderes, Anadolu, Ardahan, Artvin Çoruh, Balıkesir, Bozok, Celal Bayar, Çanakkale Onsekiz Mart, Dokuz Eylül, Erciyes, Erzincan, Eskişehir Osmangazi, Fırat, Gaziosmanpaşa, Hakkari, Harran, Karamanoğlu Mehmet Bey, Kastamonu, Kırıkkale, Mehmet Akif Ersoy, Mimar Sinan Güzel Sanatlar, Niğde, Ondokuz Mayıs, Tunceli, Uşak, Yalova, Van Yüzüncü Yıl, Bahçeşehir, Başkent, Çağ, Çankaya, Doğuş, Fatih, Gediz, Haliç, İstanbul Aydın, İstanbul Kültür, İzmir, İzmir Ekonomi, Kadir Has, Koç, Maltepe, Sabancı, Ufuk ve Kafkas üniversiteleri ile Beykoz Lojistik MYO ve İstanbul Kavram MYO, 28 Eylül Pazartesi günü açılacak. Bitlis Eren, Mustafa Kemal ve Zonguldak Karaelmas üniversitelerinde 30 Eylül Çarşamba, İstanbul Arel, İstanbul Ticaret, Piri Reis, Yaşar, Kahramanmaraş Sütçü İmam, Atatürk ve Hacettepe üniversitelerinde 5 Ekimde, Koceeli Üniversitesinde 6 Ekimde eğitim-öğretim başlayacak. Türkiye'de 94'ü devlet, 45'i vakıf olmak üzere toplam 139 üniversite faaliyet gösteriyor. Üniversitelerde öğretim elemanı başına 29 öğrenci düşüyor. Üniversitelerin üçte birinden fazlası üç büyük ilde toplanıyor. Türkiye'de en fazla üniversitenin bulunduğu il İstanbul. Bu ilde Acıbadem, Bahçeşehir, Beykent, Boğaziçi, Doğuş, Fatih, Galatasaray, Haliç, Işık, İstanbul Arel, İstanbul Aydın, İstanbul Bilgi, İstanbul Bilim, İstanbul Kültür, İstanbul Teknik, İstanbul Ticaret, İstanbul, Kadir Has, Koç, Maltepe, Marmara, Mimar Sinan Güzel Sanatlar, Okan, Özyeğin, Piri Reis, Sabancı, Yeditepe ve Yıldız Teknik üniversiteleri olmak üzere toplam 28 üniversite mevcut. İstanbul'da ayrıca İstanbul Kavram Meslek Yüksekokulu, İstanbul Gelişim Meslek Yüksekokulu ile Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu da eğitim veriyor. Ankara'da da Ankara, Atılım, Başkent, Bilkent, Çankaya, Gazi, Hacettepe, Orta Doğu Teknik, TOBB Ekonomi ve Teknoloji ile Ufuk üniversiteleri faaliyet gösteriyor. Ankara'da ayrıca Turgut Özal Üniversitesi ve TED Üniversitesi adıyla iki yeni vakıf üniversitesi daha kuruldu. İzmir'de de Dokuz Eylül, Ege, Gediz, İzmir Ekonomi, İzmir ve Yaşar üniversiteleri ile İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü hizmet veriyor.

24 Eylül 2009 Perşembe

Bakın Okulu Kimler Temizliyor...

Eğitime bütçeden ayrılan payların ortalama yüzde 65’inin personel harcamalarına ayrılması, eğitimin finansmanını öğrencilerin, dolayısıyla velilerin omuzlarına yıkıyor

Milyonlarca öğrenci dün ders başı yaparken, velilerin de zorlu süreci başladı. Sözde 'parasız' olan eğitimin yükü, bu yıl da velinin sırtında olacak. Velinin okula ödediği para kayıtla başlıyor, eğitim yılı bitene kadar devam ediyor. En az 100 TL kayıt parası veren veliler, ardından etüt, teknoloji, küçük bakım, hizmetli, memur maaşları derken yılda ortalama 2 bin TL'yi okula veriyor. Bazı veliler ise, istenen paraları ödeyemediği için okulun temizlik ve bakım onarım gibi işlerine yardımcı oluyor. Devletin eğitim harcaması az Eğitim kademelerine göre öğrenci başına yapılan harcamalarda Türkiye, OECD ülkeleri arasında en son sırada yer alıyor. OECD rakamlarına göre, Türkiye'de devletin öğrenci başına yaptığı yıllık eğitim harcaması miktarı ilköğretimde 1130 ABD doları, ortaöğretimde 1834 ABD doları, yükseköğretimde 4 bin 648 ABD doları. İlköğretimden yükseköğretime kadar yıl bazında öğrencilere yapılan ortalama kamusal harcamada Türkiye 35 OECD üyesi ülke arasında en alt sırada yer alıyor. Söz konusu harcama Almanya'da 7925, Slovenya'da 7869, Portekiz'de 6624, Çek Cumhuriyeti'nde 5174 iken, Türkiye'de 1614 dolar. OECD üyesi ülkelerin ortalaması ise 7840 dolar. Eğitim-Sen'in hazırladığı “2009-2010 Eğitim Öğretim Yılı Başında Eğitimin Durumu” başlıklı raporda, eğitimin maliyetinin giderek öğrenci ve velilerin sırtına yüklendiği, Türkiye'de eğitime ayrılan payın ekonomik açıdan Türkiye'nin çok gerisinde kalan Barbaros Adaları, Fildişi Sahilleri, Vanuatu gibi ülkelerin dahi gerisinde kaldığı belirtiliyor. İşte velinin zorlu süreci - 100 TL'den başlayan bağış. Bu paralarla okulda görev yapan temizlik çalışanlarının maaşları ödeniyor. - Etüt ücreti: 400 - 600 TL. - Kıyafet, kırtasiye (pek çok okul kendisi satıyor): 250 TL - Beslenme: Kantin için verilen harçlıklar aylık 40-80 lira. - Teknoloji parası: Projeksiyon, bilgisayar almak veya parçalarını yenilemek için bir sınıftan alınan para 4 bin lira civarında. Bu rakam öğrenci sayısına göre bölünüyor. - Öğrenci servisi: Mesafeye göre ücret değişmekle birlikte ortalama 150 TL. - Spor malzemeleri parası: İlköğretim 1. kademe için yılda 5, 2. kademe için 10 TL. - Katkı payı: Yeni kayıt sırasında 100 TL civarında bir para okulun küçük bakım ve onarımı için alınıyor. - Sosyal sanatsal etkinlikler gideri: Gezi veya tiyatro gibi etkinliklerin bilet ücretleri. - Öğrenci pasosu: Ortalama 5 TL. Veliler cam sildi, öğretmenler yardım etti Sivas'ta yaz tatilinin ardından tadilata alınan ve yenileme çalışmaları yapılan Kanuni İlköğretim Okulu'nun temizliği 2009-2010 eğitim-öğretim yılının ilk gününe yetişmeyince, halk seferber oldu. Öğrenci velileri ellerinde paspas ve bezlerle okulun içini temizlerken, öğrenciler okul bahçesinde bekletildi. Öte yandan Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'nun bir soru önergesine verdiği yanıta göre geçen yıl okulların temizlikçi ihtiyacını gidermek için velilerin cebinden 75 milyon TL çıktı.

Andımız'ı Kaldırmak İçin Bir Çalışma Yok...

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, 2009-2010 eğitim-öğretim yılının ilk dersini "ayrımcılık" konusunda verdi.

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, yaklaşık 15 milyon öğrenci ile 600 bin öğretmenin ders başı yaptığı 2009-2010 eğitim-öğretim yılının ilk dersini "ayrımcılık" konusunda verdi. Çubukçu Okullarda öğrenciler tarafından okunan 'Andımız'ın kaldırılması için bir çalışma içinde olmadıklarını belirtti. İstanbul Beşiktaş'taki İsmail Tarman İlköğretim Okulu'nda düzenlenen yeni eğitim-öğretim yılı açılış törenine katılan Çubukçu, ayrımcılık konusunu işlediğui dersin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gazetecilerin "Demokratik açılım çerçevesinde 'Andımız'ın kaldırılacağı" iddialarını" hatırlatması üzerine Çubukçu "Böyle bir çalışma yok. Olduğu zaman söyleriz" diye konuştu. Bu arada, 'Andımız'a yönelik itirazlar, okulların açılması dolayısıyla bazı sivil toplum örgütleri tarafından bir kez daha dile getirildi. Kurdi-Der Van Şubesi Başkanı Levent Ürün, Van'ın Hacıbekir Mahallesi'ndeki Dumlupınar İlköğretim Okulu önünde gerçekleştirdikleri eylemde, ana dilleri Kürtçe olan çocukların okullarda okudukları 'Andımız'da geçen 'Varlığım Türk varlığına armağan olsun' ile 'Ne mutlu Türküm Diyene' cümlelerinin değiştirilmesini istedi. Mazlum- Der Diyarbakır Şubesi de bir basın açıklaması düzenleyerek Anrımız'ın kaldırımsanı isteyerek Türkiye Cumhuriyeti, Türk etnik kimliğiyle bareber, otuzu aşkın diğer etnik kimlikleri barındıran çok kimlikli bir mozaiktir" dedi. BEN AYRIMCILIK GÖRMEDİM AMA... Çubukçu, verdiği ayrımcılık dersinde "Ben cinsiyetimden dolayı bir ayrımcılığa uğramadığım için bugün bu noktadayım. Bu ülkede benimle aynı şansa sahip olmayan sayısız kız çocuğu var" dedi. Okulların sırayı, dersi, bilgiyi, silgiyi, simidi, düşünceyi, sevinci, korkuyu, başarıyı paylaşmanın mekanı olduğunu söyleyen Çubukçu, "Çocukların, geleceğin Türkiyesi'nde ayrımcı unsurlar barındırmayan, bir başkasını ötekileştirmeyen, bireyler olmasını istiyorum" diye konuştu.

Öğretmenlere Ödenek Müjdesi

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, öğretim yılına hazırlık ödeneğinin öğretmenlere ödenmesini istedi.
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, 515 TL'lik öğretim yılına hazırlık ödeneğinin yarından itibaren öğretmenlere ödenmesini istedi. Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, eğitim öğretim hizmetleri sınıfına dahil öğretmen unvanlı kadrolarda görevli olup, filen öğretmenlik yapanlara (ilköğretim ve okul müdürler ile yardımcıları, cezaevi okullarında çalışan öğretmenler, yönetici, eğitim uzmanı ve eğitim uzman yardımcıları dahil, ilköğretim müfettişleri hariç) 515 TL öğretim yılına hazırlık ödeneğinin yarından itibaren ödenmesini istedi. Öğretim yılına hazırlık ödeneği, geçen yıl 475 TL olarak belirlenmişti.

Çubukçu'dan 'Seçmeli Ders' Önerisi

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, öğrencilerden ilköğretim 6, 7 ve 8. sınıflarda seçmeli olarak okutulan ''Medya Okuryazarlığı'' dersini tercih etmelerini önerdi.

Çubukçu, Medya Okuryazarlığı dersi ile ilgili oluşturulan internet sitesinde mesaj yayımladı. Mesajında, Türkiye'nin son 20 yılına damga vuran en önemli gelişmelerden birinin iletişim alanında gerçekleştiğini ifade eden Çubukçu, ''Okuyarak değil, dinleyerek ve görerek öğrenmeyi seven bir toplum olduğumuz düşünülecek olursa, 20. yüzyılın insan hayatını değiştiren en büyük icatlarından olan radyo ve televizyonun toplumu etkilemekteki yeri ve önemi daha iyi ortaya çıkacaktır'' dedi. Çubukçu, Türkiye'de sayıları her geçen gün artan ulusal, bölgesel ve yerel televizyon kanallarının ve yüzde 90'ların üzerindeki televizyon izlenme oranlarının da televizyonun Türk ailesinin temel referans noktalarından biri haline geldiğini ortaya koyduğunu belirtti. -''KÖRELTİYOR''- Televizyonun, ''sahip olduğu yüksek anlatım kabiliyeti ile toplumun her kesimine uygun tutum ve kanaatler geliştirdiğini, bunları benimsettiğini ve yaygınlaştırdığını'' dile getiren Çubukçu, şöyle devam etti: ''Türk ailesinin nesilden nesile aktararak günümüze taşıdığı insani ve etik değerler, televizyonun güçlü söylemi karşısında önemini kaybetmektedir. Bir başka ifadeyle kitle iletişim araçları ve özellikle televizyon, ailenin değer üretme kabiliyetini köreltmektedir. Çocuklar artık anne babalarını ya da öğretmenlerini değil televizyon kahramanlarını model olarak benimsemekte, onlarla özdeşim kurmaktadır. Üzülerek söylemek gerekir ki televizyon hayatımızı, bizim ona atfettiğimiz önemden de fazla etkilemektedir. Televizyon, internet ve benzerleri, çocuğun yakın çevresini oluşturan okul dışı ortamlar, okulların en büyük rakibi haline gelmiş bulunmaktadır. Dolayısıyla okul öğrenmelerini etkisizleştiren bu tür süreçleri disipline etmenin yolu da yine eğitimden geçmektedir. Çocuklarımız, her gün asgari 4-5 saatlik sürelerle televizyonun her türlü olumsuz görüntü ve içeriğine maruz kalıyor. Bu probleme çözüm üretmek, başta eğitimciler olmak üzere medya çalışanları ile tüm kişi ve kurumların en öncelikli görevlerinden biridir.'' Milli Eğitim Bakanlığı ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun ortaklaşa yürüttükleri Medya Okuryazarlığı dersinin de bu bağlamda değerlendirilmesi gerektiğini belirten Çubukçu, dersin 2006-2007 eğitim öğretim yılında 5 ilköğretim okulunda pilot uygulanmaya başladığını, 2007-2008 eğitim öğretim yılında 425 bin, 2008-2009 eğitim öğretim yılında da 1 milyon 20 bin öğrenci tarafından seçildiğini anlattı. Çubukçu, şunları kaydetti: ''Velilerimizin sağduyusu ve eğitim yöneticilerimizin gösterecekleri liderlik sayesinde 2009-2010 Öğretim Yılında da Medya Okuryazarlığı dersinin hemen tüm ilköğretim ikinci kademe öğrencilerimiz tarafından bir fırsat olarak değerlendirileceğine inanıyorum. Dileğimiz Medya Okuryazarlığı dersinin birçok gelişmiş ülkede olduğu gibi zorunlu ders olmasıdır. Medya Okuryazarlığı eğitimi ile yayınlanan programların olası zararlarından çocuklarımızın en az etkilenmeleri sağlanmaya çalışılırken, medyadan da çocuklara ve gençlere kötü örnek olacak, onların fiziksel ve zihinsel gelişimini olumsuz etkileyebilecek yayınlara karşı daha duyarlı davranmalarını bekliyoruz.''

Silivri'de Okullar Haftaya Açılacak

İstanbul'un Silivri ilçesinde, sel suları dolduğu için okullar haftaya açılıyor..

İstanbul'un Silivri ilçesinde, sel suları dolduğu için hasar gören 9 okulda, yeni eğitim öğretim dönemine 28 Eylül Pazartesi günü başlanacağı bildirildi. Silivri Kaymakamı Ahmet Mesut Demirkol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sel nedeniyle ilçedeki 5 ilköğretim okulu ile 3 lise ve 1 zihinsel engelliler okulunun hasar gördüğünü söyledi. Bazı okulların bodrum, bazılarının ise zemin katlarının suyla dolduğunu kaydeden Demirkol, ''O günden sonra okullarımızın bir an önce onarılması için çalışmalara başladık. Ancak çalışmalar yetiştirilemedi. Bu nedenle ilçemizdeki 9 okulda yeni eğitim öğretim sezonu 28 Eylülde başlayacak'' dedi. Okul binalarındaki sel sularını tahliye çalışmalarının tamamlandığını bildiren Silivri Kaymakamı Demirkol, ''Ancak elektrik ve ısıtma tesisatlarındaki bakım ve onarım işlemleri sürüyor. Pazartesi günü çocuklarımız okullarına gidecektir'' diye konuştu. Çatalca Kaymakamı Yüksel Ayhan ise ilçede 11 okulun selde zarar gördüğünü, ancak yaptıkları çalışmalar sonucunda okulların zamanında açıldığını söyledi. Bu arada, sel baskınlarının yaşandığı Başakşehir ve Küçükçekmece ilçelerinde kapalı okul olmadığı belirtildi.

Silivri'de Okullar Haftaya Açılacak...

İstanbul'un Silivri ilçesinde, sel suları dolduğu için okullar haftaya açılıyor..

İstanbul'un Silivri ilçesinde, sel suları dolduğu için hasar gören 9 okulda, yeni eğitim öğretim dönemine 28 Eylül Pazartesi günü başlanacağı bildirildi. Silivri Kaymakamı Ahmet Mesut Demirkol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sel nedeniyle ilçedeki 5 ilköğretim okulu ile 3 lise ve 1 zihinsel engelliler okulunun hasar gördüğünü söyledi. Bazı okulların bodrum, bazılarının ise zemin katlarının suyla dolduğunu kaydeden Demirkol, ''O günden sonra okullarımızın bir an önce onarılması için çalışmalara başladık. Ancak çalışmalar yetiştirilemedi. Bu nedenle ilçemizdeki 9 okulda yeni eğitim öğretim sezonu 28 Eylülde başlayacak'' dedi. Okul binalarındaki sel sularını tahliye çalışmalarının tamamlandığını bildiren Silivri Kaymakamı Demirkol, ''Ancak elektrik ve ısıtma tesisatlarındaki bakım ve onarım işlemleri sürüyor. Pazartesi günü çocuklarımız okullarına gidecektir'' diye konuştu. Çatalca Kaymakamı Yüksel Ayhan ise ilçede 11 okulun selde zarar gördüğünü, ancak yaptıkları çalışmalar sonucunda okulların zamanında açıldığını söyledi. Bu arada, sel baskınlarının yaşandığı Başakşehir ve Küçükçekmece ilçelerinde kapalı okul olmadığı belirtildi.

23 Eylül 2009 Çarşamba

"Haydi Okula" Ama Nereye?

Okullar açılıyor ancak derslik sıkıntısı nedeniyle 453 bin öğrenci birleştirilmiş sınıflarda öğrenim görecek. Üstelik 228 bin çocuğun okulu bile yok.
Okullar açılıyor ancak derslik sıkıntısı nedeniyle 453 bin öğrenci birleştirilmiş sınıflarda öğrenim görecek. Üstelik 228 bin çocuğun okulu bile yok. İlköğretim Genel Müdürü İbrahim Er, göç nedeniyle İstanbul, Mersin, Antalya, Ankara, İzmir, Gaziantep, Diyarbakır ve Şanlıurfa'da çok ciddi derslik ihtiyacı bulunduğunu söyledi. Er “İstanbul'a her yıl 60 bin kadar öğrenci geliyor” dedi. Derslik sıkıntısı nedeniyle yarım milyon öğrenci, birleştirilmiş sınıflarda öğrenim görüyor. İlköğretim çağındaki 228 bin çocuk ise hiç okula gitmiyor. Türkiye'nin dünya okullaşma sıralamasında 106'ncı olması da zaten bunu kanıtlıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Genel Müdürü İbrahim Er, bazı illerde derslik açısından ciddi sıkıntı yaşandığını belirterek, göç kaynaklı olarak 22 bin okulun da kapandığını bildirdi.
Er, yaptığı açıklamada, Türkiye'deki 32 bin 662 ilköğretim okulunun 12 bin 191'inde birleştirilmiş sınıf uygulaması olduğunu ve bu okullarda, tüm öğrencilerin yüzde dördünü oluşturan 453 bin çocuğun eğitim aldığını söyledi. İstatistiklere göre, kırsal bölgelerde, 586 yatılı ilköğretim okulunda 148 bin öğrenci kayıtlı.
Derslik kapasitesi olarak, Türkiye genelinde derslik başına 31 öğrenci düşüyor, ancak bu rakam kırsal kesimlerde 19, kentlerde ise 35. İbrahim Er, özellikle göç alan büyük iller derslik sıkıntısı yaşandığını, ancak 53 ilde hiç derslik ihtiyacı bulunmadığını vurguladı.
Okul öncesi eğitimin bu yıldan itibaren 32 ilde zorunlu olacağına işaret eden Er, “Kapanan okullar 'tasnif' ediliyor. Bir kısmı okul öncesinin ihtiyacı için onarılıp kullanılacak. Bir kısmını da muhtarlıklara veriyoruz, köy konağı, köy oturma odası, kütüphane yapmaları için. Bazıları da köy tüzel kişiliği tarafından satılacak'' dedi.
Kayıtlarda 128 bin 814'ü kız olmak üzere toplam 228 bin 662 çocuğun okula gitmediğinin görüldüğünü bildiren Er, “Bunların bir kısmı engelli, bir kısmı ölmüş ve nüfustan düşülmemiş ama halen kayıtlarda gözüküyor'' dedi. Gönderilmeyen 100 bin çocuk Okula “özellikle gönderilmeyen'' 100 bine yakın çocuk bulunduğunu bildiren İbrahim Er, “Bunların herbirini bir okulla ilişkilendirdik. O okul, çocuğun okula gitmeme nedenlerini belirliyor ve kayıt yaptırmaları için çalışıyor'' diye konuştu.

Haydi Bilardo Dersine...

Bilardo Federasyonu, Milli Eğitim Bakanlığı ile imzalayacağı protokolle bilardo sporunu okullara sokmayı hedefliyor.
Federasyonun MEB ile imzalayacağı bilardo sporunun yaygınlaşmasını sağlayacak protokolün süresinin 1 yıl olarak belirlendiği, bu bir yılın son bir ayında, taraflardan itiraz gelmemesi halinde sürecin devam etmesi öngörüldüğü kaydedildi. Federasyon yetkilileri, bu sürenin 3-4 yıl olması yönündeki taleplerini MEB'e illettiklerini ve görüşmelerin devam ettiğini belirttiler. Federasyon yetkililerinden edinilen bilgiye göre, bilardo sporunun okullarda oynanmasının önündeki en büyük engelin MEB Talim Terbiye Kurulu'nun "Okullara bilardo masası konulmaz" kararı olduğu, ancak bu kararın MEB ile imzalanacak protokolle ortadan kalkacağı belirtildi. Yetkililer, federasyonun Talim Terbiye Kurulu'nun almış olduğu bu kararın bilardonun önündeki en büyük engel olarak nitelerken, okullar projesi aracılığıyla bu sporun daha geniş kesimlere yayılacağını ifade etti. Lise ve dengi okullarda ve üniversitelerde bilardonun, alt spor dalı olmasının yanı sıra okullarda seçmeli ders olacağı, böylelikle federasyonun çalışma ortamının artacağı ve lisanslı sporcu sayısının yükseleceği kaydedildi. Federasyon başkanı Uğur Kurugöllü, MEB ile yapılacak protokolle Bilardo Federasyonu'nun çok farklı görüleceğini bildirdi. Başkan Kurugöllü, Türk halkının bilardoyu kahvehanelerle özdeşleştirdiğini belirterek, "Açılan nezih salonlar görmezden geliniyor. Bu konuda bir imaj sorunu var. Okullar projesiyle bilardonun kahvehanelerle ilgisi olmadığını göstermeyi hedefliyoruz" dedi. Bilardonun okullara ulaşmasıyla bu sporun temel eğitimde yer alacağını, dolayısıyla sporun da gençleri kötülüklerden arındıracağını söyleyen Kurugöllü, "Gençler, disiplin altına girmeyi öğrendiği zaman, her anlamda devletine faydalı bir birey haline gelecektir. Okullar projesiyle buna katkıda bulunmak istiyoruz" diye konuştu. Kurugöllü, okullar projesinin Avrupa Birliği'ne (AB) de sunulacağını ifade ederek, şunları kaydetti: "Bu projenin Avrupa Birliği'ne sunulmasıyla bilardonun önü çok açı lacak. Bu konuda iki arkadaşımızın üzerinde çalıştığı, AB'den okullara hibe bilardo tesisi projesini gerçekleştirmeyi arzu ediyoruz."

Veliler 'Ezber' Eğitime Karşı

Veliler, Türk eğitim sisteminin en büyük sorununun "ezbercilik" olduğunu düşünüyor.

Veliler, Türk eğitim sisteminin en büyük sorununun "ezbercilik", okulların en büyük sorununun da "sınıfların kalabalıklığı'' olduğunu düşünüyor Bağımsız Eğitimciler Sendikası, velilerin eğitim-öğretim konusundaki görüşlerini belirlemek için Ankara'da 1297 veli arasında anket yaptırdı. Anket sonuçlarına göre, velilerin yüzde 45.2'si ilk ve ortaöğretimde verilen eğitimi ''yetersiz'', yüzde 28.1'i ''zzbere dayalı'', yüzde 19.1'i ''basmakalıp'' buluyor. Eğitimin ''kaliteli'' olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 5.4. Velilerin yüzde 46.9'u Türk eğitim sisteminin ''ezbere dayalı'' olmasından şikayet ederken, yüzde 19.8'i ''her yıl yapılan değişikliklerden'', yüzde 11.8'i de ''deney ve uygulama yapılmamasından'' yakınıyor. Ankete katılanların yüzde 37.5'i eğitimin amacının ''meslek edindirmek'', yüzde 31.4'ü ''gelişme ve ilerleme sağlamak'', yüzde 23.4'ü ise ''topluma yararlı insanlar yetiştirmek'' olması gerektiğini dile getiriyor. ÖZEL OKULLAR REVAÇTA Velilerin yüzde 40.5'ine göre en kaliteli eğitimi fen liseleri veriyor. Fen liselerini, Anadolu liseleri ve kolejler izliyor. ''Normal liselerin'' kaliteli eğitim verdiğini düşünenlerin oranı yüzde 3.1, imam hatip liselerinin kaliteli eğitim verdiğini düşünenlerin oranı yüzde 1.7, meslek okullarının kaliteli eğitim verdiğini düşünenlerin oranı ise yüzde 1.5. Ankette, çocuklarını özel okullarda okutmak isteyenlerin oranının yüksek çıktığı görülüyor. Velilerin yüzde 76.1'i çocuğunu özel okulda, yüzde 11.5'i devlet okullarında, yüzde 8.8'i yurtdışındaki okullarda okutmak istiyor. Veliler, çocuğunu göndereceği okulu seçerken eve yakın olmasını veya bulunduğu çevreyi değil, iyi eğitim vermesini dikkate alıyor. Ankete katılanlar yüzde 88.9'u ise özel okulların devlet okullarına göre daha kaliteli eğitim verdiğini düşünüyor. ''Okullarda verilen eğitim günlük hayatta kullanılıyor mu?'' sorusuna ise velilerin yüzde 73.1'i ''hayır'' dedi.

18 Eylül 2009 Cuma

Büyük Oyunu Anlamak - Yves Lacoste

"Jeopolitik üzerine Yves Lacoste imzasıyla yazılmış bu eser yalnızca eksiksiz bir başvuru kaynağı değil, aynı zamanda bugünün sorunlarını tarihsel bir bakış açısı içine yerleştiren engin bir tablo sunuyor"
diyerek tanıtmışlar kitabı. Ben buna derslerde kullanılabilecek olağanüstü bir yardımcı kitap ibaresini eklemeden edemeyeceğim. Bütün coğrafya öğretmenlerine salık veriyorum. Özellikle son sınıflarda ana metin olarak da kullanılabilir.

Coğrafi bir kitapta olması gereken bütün teknik ayrıntılara sahip olan kitapta; haritalar adeta görsel bir şenlik yaratıyor. Hani neredeyse okumadan da meramını anlatacak kabilinden.

Kitap ilk sayfalardan itibaren bizi jeopolitik bilimine hazırlıyor. Temel kavramları açıkladıktan sonra başlıyor bugüne kadar olan biteni anlatmaya. Eserdeki grafikler, tablolar; bu tablolarda kullanılan sayılar 2005 yılına ait değerler olarak öne çıkıyor. Çeviri kitaplarda önemli bir ayrıntı olan editör meselesi ise alanındaki en yetkin isim, Mustafa Alp Dağıstanlı ile doruğa ulaşmış durumda. Ne demek istediğim coğrafi yer adlarıının kullanımında, 94/5856 sayılı karara uyumda ne denli titiz bir çalışmanın yapıldığını görünce anlaşılacaktır.

Son olarak kitabın kalıbı ve basım kalitesi dikkate alındığında önemsiz bir ayrıntı gibi görünse de fiyatı. Alabilme şartlarınızın iyileşmesi dileğiyle..



Kitaptan örnek sayfalar görmek istiyorsanız tıklayınız.



17 Eylül 2009 Perşembe

BBC günlük yaşamda ingilizce eğitim seti

Geçtiğimiz yıllarda BBC Türkçe Yayınlar Servisi'nin radyo programlarında yayınlanan, İngilizcenizi geliştirmeye yönelik Günlük Yaşamda İngilizce program dizisini BBCTurkish.com'da dinleyebilirsiniz.


Günlük Yaşamda İngilizce dizisi BBC Eğitim Dairesi'yle BBC Türkçe Yayınlar Bölümü'nün ortak çalışmasının ürünü.

Nevsal Baylas tarafından hazırlanan ve sunulan dizi toplam 20 bölüm ve 259 dersten oluşuyor.

Programların amacı, günlük yaşamınızda karşılaşabileceğiniz İngilizce sözcük ve kalıpların kullanımlarını örnekleyerek anlatıp, duyduğunuz kalıpları tekrarlayarak öğrenmenizi sağlamak.

Geçtiğimiz dönemde haftalık olarak yayınlanan derslerin tamamına bu sayfalardan ulaşabileceksiniz.


8 Kasım'da yayınladığımız son derslerle Günlük yaşamda İngilizce dizimizi sona erdirdik.

Dersleri dinleyebilmek için bilgisayarınızda Real Player programının yüklü olması gerekli.

Bilgisayarınızda bu program yoksa aşağıdaki linke tıklayarak programı ücretsiz olarak yükleyebilirsiniz.

Real Player programını yüklemek için tıklayın

Program bilgisayarınızda yüklü olduğu halde dersleri dinleyemiyorsanız tıklayın

İngilizcenizi geliştirmeye yönelik bir diğer programımız da "Haberlerle İngilizce" adını taşıyor.

Bu programın sayfalarına ulaşmak için tıklayın

Ayrıca İngilizcenizi sınamanız için hazırladığımız çoktan seçmeli sorulardan oluşan kısa testler hazırlıyoruz.

Bu testlere ulaşmak için tıklayın

BBC günlük yaşamda ingilizce eğitim seti


alıntı: kutuphanebiz.blogspot.com

BBC günlük yaşamda ingilizce eğitim seti

Geçtiğimiz yıllarda BBC Türkçe Yayınlar Servisi'nin radyo programlarında yayınlanan, İngilizcenizi geliştirmeye yönelik Günlük Yaşamda İngilizce program dizisini BBCTurkish.com'da dinleyebilirsiniz.


Günlük Yaşamda İngilizce dizisi BBC Eğitim Dairesi'yle BBC Türkçe Yayınlar Bölümü'nün ortak çalışmasının ürünü.

Nevsal Baylas tarafından hazırlanan ve sunulan dizi toplam 20 bölüm ve 259 dersten oluşuyor.

Programların amacı, günlük yaşamınızda karşılaşabileceğiniz İngilizce sözcük ve kalıpların kullanımlarını örnekleyerek anlatıp, duyduğunuz kalıpları tekrarlayarak öğrenmenizi sağlamak.

Geçtiğimiz dönemde haftalık olarak yayınlanan derslerin tamamına bu sayfalardan ulaşabileceksiniz.


8 Kasım'da yayınladığımız son derslerle Günlük yaşamda İngilizce dizimizi sona erdirdik.

Dersleri dinleyebilmek için bilgisayarınızda Real Player programının yüklü olması gerekli.

Bilgisayarınızda bu program yoksa aşağıdaki linke tıklayarak programı ücretsiz olarak yükleyebilirsiniz.

Real Player programını yüklemek için tıklayın

Program bilgisayarınızda yüklü olduğu halde dersleri dinleyemiyorsanız tıklayın

İngilizcenizi geliştirmeye yönelik bir diğer programımız da "Haberlerle İngilizce" adını taşıyor.

Bu programın sayfalarına ulaşmak için tıklayın

Ayrıca İngilizcenizi sınamanız için hazırladığımız çoktan seçmeli sorulardan oluşan kısa testler hazırlıyoruz.

Bu testlere ulaşmak için tıklayın

BBC günlük yaşamda ingilizce eğitim seti


alıntı: kutuphanebiz.blogspot.com

Satrancın Esasları (J. R. Capablanca)

Satrançta ilerlemek isteyen kişiler binlerce satranç kitabındaki bilgilerden, deneylerden, oyunlardan yararlanmak zorundadır. Bu, yeni yetişenler için olduğu kadar, usta satrançcılar için de geçerlidir.


Elinizdeki kitap bunların en iyilerinden biridir. En önemli özelliği geçen zaman içinde yeniliğinden hiçbir şey kaybetmemiş olmasıdır. Dünya dillerinden çoğuna çevrilmiş ve bazı ülkelerde defalarca basılmıştır.
Eski dünya satranç birincilerinden Capablanca`nın bu eseri yeni başlayanlardan usta oyunculara kadar, her düzeydeki satrançcıya birşeyler öğretebilecek niteliktedir.

Bu kitap sayesinde profosyonel satranca elatabileceksiniz.

dosya türü:pdf
1. Hm. Kağıt
224 sayfa
13,5x19,5 cm
Karton Kapak
ISBN:9751000823
Dili: Türkçe

kitabı aşağıdaki linklerden indirebilirsiniz. (3 alternatif)

http://rapidshare.com/../SATRANCIN_ESASLARI.rar

http://www.4shared.com/../SATRANCIN_ESASLARI.html

http://www.box.net/../pcnj3d7kkg


alıntı: kutuphanebiz.blogspot.com

Satrancın Esasları (J. R. Capablanca)

Satrançta ilerlemek isteyen kişiler binlerce satranç kitabındaki bilgilerden, deneylerden, oyunlardan yararlanmak zorundadır. Bu, yeni yetişenler için olduğu kadar, usta satrançcılar için de geçerlidir.


Elinizdeki kitap bunların en iyilerinden biridir. En önemli özelliği geçen zaman içinde yeniliğinden hiçbir şey kaybetmemiş olmasıdır. Dünya dillerinden çoğuna çevrilmiş ve bazı ülkelerde defalarca basılmıştır.
Eski dünya satranç birincilerinden Capablanca`nın bu eseri yeni başlayanlardan usta oyunculara kadar, her düzeydeki satrançcıya birşeyler öğretebilecek niteliktedir.

Bu kitap sayesinde profosyonel satranca elatabileceksiniz.

dosya türü:pdf
1. Hm. Kağıt
224 sayfa
13,5x19,5 cm
Karton Kapak
ISBN:9751000823
Dili: Türkçe

kitabı aşağıdaki linklerden indirebilirsiniz. (3 alternatif)

http://rapidshare.com/../SATRANCIN_ESASLARI.rar

http://www.4shared.com/../SATRANCIN_ESASLARI.html

http://www.box.net/../pcnj3d7kkg


alıntı: kutuphanebiz.blogspot.com

Meslek Liselerin Ders Çizelgesi Değişti

İmam-hatipler ve meslek liseleri ortak derslere geçti. Seçmeli geometri, resim, müzik ve beden dersi zorunlu oldu Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), YÖK kararıyla, üniversiteye girişte tüm okullarla aynı hakka sahip olan imam-hatip ve meslek liselilerinin haftalık ders çizelgelerini de değiştirdi. Bakanlık, üniversiteye giriş sınavında bu okullarda okuyan öğrencilerin daha başarılı olabilmesi için programlarına bazı yeni dersler ekledi. İmam-hatip, genel ve meslek liselerinin 9'uncu sınıflarında geometri, resim, müzik ve beden eğitimi zorunlu ders oldu. Eski çizelgede geometriyi 10, 11 ve 12'nci sınıfta isterse 'seçmeli' okuyan imam-hatip öğrencileri, artık geometriyi 9'uncu sınıfta 'zorunlu' olarak 2 saat, 10, 11 ve 12'nci sınıfta seçmeli olarak ikişer saat okuyacak. Uygulama bu yıl Bakanlık, eşit katsayı uygulamasıyla, üniversiteye girişte önleri açılan imam-hatip ve meslek lisesi öğrencilerinin alan bilgilerini artıcak bir düzenleme gerçekleştirdi. 2009-2010 öğretim yılından itibaren uygulanacak yeni haftalık ders çizelgelerine göre, genel ve meslek liselerinde daha önce seçmeli olarak okutulan beden eğitimi, resim, müzik 'zorunlu ortak' dersler arasına girdi. Beden eğitimi, resim ve müzik dersinin 9'uncu sınıflarda zorunlu olarak haftada 2'şer saat, 10, 11 ve 12'nci sınıflarda haftada 1'er saat okutulmasına karar verildi. Önceki uygulamada, resim, müzik ve beden eğitimi dersleri 11 ve 12'nci sınıflarda haftada ikişer saat seçmeli ders olarak veriliyordu. Üniversite başarısı için MEB, meslek lisesi öğrencilerinin, yıl içinde görülen dersler bakımından üniversiteye giriş sınavında dezavantajlı konuma düşmemesi için değiştirdiği haftalık ders çizelgesinde, geometri dersini 9'uncu sınıflarda zorunlu ders olarak belirledi. Yeni düzenlemede, imam-hatip ve meslek liseleri dahil tüm lise türlerinin aynı şekilde okudukları 9'uncu sınıfın ortak dersleri arasına geometri eklendi. Eski çizelgede geometri dersini 10, 11 ve 12. sınıfta isterse seçmeli olarak okuyan İHL'liler yeni çizelgeye göre; geometri dersini 9'uncu sınıfta zorunlu ders olarak iki saat, 10, 11 ve 12'nci sınıfta seçmeli ders olarak yine iki saat okuyacak. Genel lise, Anadolu lisesi ve Fen lisesi öğrencileri de geometri dersini İHL öğrencileriyle eşit ders saati görecek.

Çocuklar Tatilde Öğrendiklerini Unutuyor

Uzun tatillerin öğrencileri eğitim öğretim döneminde edindikleri bilgilerin bir kısmını unutmasına yol açtığı bildirildi.
Uzun tatillerin öğrencileri nitelikli ve planlı okumadan uzaklaştırarak, eğitim öğretim döneminde edindikleri bilgilerin bir kısmını unutmasına yol açtığı bildirildi. Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Eğitim Fakültesi Sosyal Alanlar Eğitimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Adnan Gümüş, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin dışında, hiçbir Avrupa ülkesinde okulların 3,5 aya varan uzun tatile girmediğini söyledi. Bu yıl okulların 12 Haziranda tatile girdiğini ve yeni eğitim-öğretim döneminin de 24 Eylül Perşembe günü başlayacağını belirten Prof. Dr. Gümüş, "Tatil resmi olarak 3,5 aya ulaşıyor. Ancak pratik olarak okulların başlangıç ve kapanış dönemlerinde ilk haftalarda ders yapılmadığı için tatil süresi 4 ayı buluyor" dedi. Prof. Dr. Gümüş, tatillerin, öğrencilerin, günlük zaman dilimlerini farklılaştırıp, uyku ve yemek düzenlerini değiştirdiğini ifade ederek, şöyle konuştu: "Bu dönem içinde nitelikli ve planlı okumadan uzaklaşan öğrenciler, öğretim döneminde edindikleri bilgilerin bir kısmını unutuyor. Çocukların okuldan kopmasına neden olan tatiller, konsantrasyonlarını da olumsuz yönde etkiliyor. Yıl içinde edinilen bilgi ve davranışları yeniden kazandırmak için öğretim yılının başlangıcında öğretmenler öğrencileri yeniden okula adapte edip, günlük ders çalışması düzenine alıştırmak için uğraşıyorlar." Prof. Dr. Gümüş, öğrencilerin edindikleri bilgileri unutmamaları için tatillerin bölünmesi gerektiğine dikkati çekerek, "Yaz dönemi de 2 ayı geçmemeli" dedi. Eğitim dönemlerinin de uzun tutulmaması gerektiğini bildiren Prof. Dr. Gümüş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Uzun dönemli bir eğitimin olması öğrencilerin kendileriyle yüzleşmelerini ve fiziki olarak boşalmalarını zorluyor. Uzun dönemli eğitim de uzun süreli tatiller de negatif sonuçlar veriyor. Bu nedenle uzun eğitim dönemindeki ara tatiller çocukları rahatlatacak ve enerjilerini boşaltacak şekilde programlanarak 2 veya 3 döneme bölünmeli. Yaz tatilinin de 2 ayı geçmeyecek şekilde ayarlanması, eğitim-öğretim açısından verimli olacaktır."

Ek Yerleştirme 5 Ekimde Başlıyor

Üniversitelere “ek yerleştirme” takvimi belirlendi.5 Ekimde Başlıyor.
2009-ÖSS'ye giren adaylardan baraj puanlarını aşan adaylar 5-9 Ekim arasında ek yerleştirme için başvurabilecek. Ek yerleştirmede tercih yapabilmek için hiçbir yükseköğretim programına yerleştirilmemiş veya Açıköğretim Fakültesi'nin kontenjansız programlarına yerleştirilmiş olmak gerekiyor. Ek yerleştirme kontenjanlarının henüz netleşmediği, ancak üniversitelerin ön lisans ve lisans programlarında 140 bini aşkın boş kontenjan bulunduğu öğrenildi.

Millî Kütüphane'de 280 Kürtçe Eser

Milli Kütüphane, Kürtçe yayın zengini çıktı. Raflarında okuyucuya açık 280 adet Kürtçe eser bulunuyor.
Milli Kütüphane, Kürtçe yayın zengini çıktı. Raflarında okuyucuya açık 280 adet Kürtçe eser bulunuyor. Derleme Yasası gereği, her süreli veya süresiz yayın, basıldıktan sonra Milli Kütüphane'ye gönderildiği için yıllardır Kürtçe eserler de buradaki yerini alıyor. Üç milyonluk koleksiyonuyla 'Türkiye'nin hafızası' niteliğini taşıyan kütüphanedeki Kürtçe eserlerin çoğunun basımı 1990'dan sonraya tekabül ediyor. Az sayıda da 1980'li yıllarda basılmış eser bulunuyor. 1 GÜNDEM 03 Ancak Millî Kütüphane'de 1990 yılından günümüze kadar olan dönemde basılan eserlerin çokluğu dikkat çekiyor. Kürtçe eser dışında yine Kürtçenin bir lehçesi sayılan Zazaca eserler de raflardaki yerini almış. Bu lehçedeki eserlerin sayısı ise 10'u geçmiyor. Ayrıca kütüphanede, Türkiye'de basımı yapılan Ermenice, Rumca gibi dillerden eserler de yer alıyor. Araştırma merkezi niteliği taşıyan kütüphanede; Kürtçe Kur'an, siyer gibi dini kitapların yanı sıra Mem-u Zin gibi Kürt efsaneleri, Kürtçe-Türkçe, Kürtçe-İngilizce, Kürtçe-Fransızca sözlükler, Kürtçe dil bilgisi, Kürt geleneği, günlük yaşam ve tarihini anlatan eserler bulunuyor.

16 Eylül 2009 Çarşamba

A - Z Kitaplar serisi Yabancı yazarlar (M)


-M-1-
M. St. Clair - Uzaydan Gelen Ajan.pdf
Mackenzie Stewart - Taocu Uygulamanın Temelleri.lit
Maeve Binchy - İtalyanca Aşk Başkadır.rtf
Mahlon B. Hoagland - Hayatın Kökleri.pdf
Mahlon B. Hoagland - Hayatın Kökleri.txt
Makovsky - Türkiye'nin Yeni Dünyası.txt
Maksim Gorki - Bozkırda.lit
Maksim Gorki - Bozkırda.pdf
Maksim Gorki - Bozkırda.txt
Maksim Gorki - Yol Arkadaşım.doc
Mandarin Ruth Rendell - Parola.txt
Margaret Cheney Tesla - Anlaşılamamış Dahi.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Efsaneler Serisi 1 Ikizler Zamanı.pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Efsaneler Serisi 2 Ikizlerin Savaşı.pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Efsaneler Serisi 3 Ikizlerin Sınavı.pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Efsaneler Serisi(full).pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ejderha Mızrağı Destanları 1 Güz Alacakaranlığının Ejderhaları.pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ejderha Mızrağı Efsanesi Ikizlerin Sinavi1.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ejderha Mızrağı Efsanesi Ikizlerin Sinavi2.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ejderha Mızrağı Efsanesi Ikizlerin Sinavi3.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ikinci Nesil.pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm kapisı 4 Büyücüler Kralı.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm Kapısı 5 Kaosun Eli.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm Kapısı Serisi 1 Ejder Kanadı.doc
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm Kapısı Serisi 2 Elf Yıldızı.doc
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm Kapısı Serisi 3 Ateş Denizi.doc
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm Kapısı(full).pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Yaz Alevi Ejderhaları.doc
Maria Magdalena - Hebbel.pdf
Mario Puzo - Godfather 01 - The Godfather.lit
Mario Puzo - Godfather 02 - The Sicilian.lit
Marion Zimmer - Avalon'un Sisleri 1 - Büyü Ustası.rtf
Marion Zimmer Bradley - Avalon'un Sisleri Büyü Ustası.lit
Marion Zimmer Bradley - Avalon'un Sisleri Büyü Ustası.rtf
Marion Zimmer Bradley - Avalon'un Sisleri Büyü Ustası.txt
Mark Twain - Tom Sawyer.lit
Mark Twain - Tom Sawyer.pdf
Mark Twain - Tom Sawyer.txt

linkler: 26909 KB
http://rapidshare.com/files/222318110/Y_M1_krm.rar

-M-2-
Mark Zepezauer - CIA'in Büyük Operasyonları.pdf
Marln Morgan - Mesaj Sizsiniz.pdf
Marlo Morgan - Bir Çift Yürek.doc
Marlo Morgan - Bir Çift Yürek.pdf
Marlyn Morgan - Bir Çift Yürek.pdf
Martina Cole - Patronun Oyunu.pdf
Marx & Engels - Komünist Partisi Manifestosu.doc
Maxime Chattam - Kötü Ruh.pdf
Melissa P - Yatmadan Önce 100 Fırça Darbesi.pdf
Melissa P - Yusufçuk Gece Gelir.pdf
Michael Connelly - Betondaki Sarışın.doc
Michael Connelly - Betondaki Sarışın.pdf
Michael Connelly - Betondaki Sarışın.txt
Michael Connelly - Kan Bağı.doc
Michael Connelly - Kan Bağı.pdf
Michael Connelly - Şair.doc
Michael Connelly - Şair.pdf
Michael Crichton - Yükselen Guneş.pdf
Michael Crichton - Yükselen Guneş.txt
Michael Kohlhaas - H-Von-Kleist.txt
Michael Peter Cain - Transandantal Meditasyon.DOC
Michel Tournier - Veda Yemeği.doc
Michel Tournier - Veda Yemeği.pdf
Michel Tournier - Veda Yemeği.rtf
Michel Tournier - Veda Yemeği.txt
Milan Kundera - Gülüşün ve Unutuluşun Kitabı.LIT
Milan Kundera - Gülüşün ve Unutuluşun Kitabı.pdf
Milan Kundera - Gülüşün ve Unutuluşun Kitabı.rtf
Milan Kundera - Gülüşün Ve Unutuşun Kitabı.pdf
Milan Kundera - Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği.doc
Milan Kundera - Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği.pdf
Milan Kundera - Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği.txt
Moliere - Hastalık Hastası.doc
Montaigne - Denemeler.doc
Montaigne - Denemeler.lit
Montaigne - Denemeler.pdf
Montaigne - Denemeler.txt
Monumentum Ancyranum - Ankara Anıtı.txt
Mozart - Prag Yolunda.txt
Muhammed Maliki - Siyon Liderlerinin Protokolleri.pdf
Muhyiddin Şekür - Su Üstüne Yazı Yazmak.txt
Muhyiddin-i Arabi - Saatlerin Hazinesi.pdf

linkler: 26374 KB
http://rapidshare.com/files/222318112/Y_M2_krm.rar

A - Z Kitaplar serisi Yabancı yazarlar (M)


-M-1-
M. St. Clair - Uzaydan Gelen Ajan.pdf
Mackenzie Stewart - Taocu Uygulamanın Temelleri.lit
Maeve Binchy - İtalyanca Aşk Başkadır.rtf
Mahlon B. Hoagland - Hayatın Kökleri.pdf
Mahlon B. Hoagland - Hayatın Kökleri.txt
Makovsky - Türkiye'nin Yeni Dünyası.txt
Maksim Gorki - Bozkırda.lit
Maksim Gorki - Bozkırda.pdf
Maksim Gorki - Bozkırda.txt
Maksim Gorki - Yol Arkadaşım.doc
Mandarin Ruth Rendell - Parola.txt
Margaret Cheney Tesla - Anlaşılamamış Dahi.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Efsaneler Serisi 1 Ikizler Zamanı.pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Efsaneler Serisi 2 Ikizlerin Savaşı.pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Efsaneler Serisi 3 Ikizlerin Sınavı.pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Efsaneler Serisi(full).pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ejderha Mızrağı Destanları 1 Güz Alacakaranlığının Ejderhaları.pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ejderha Mızrağı Efsanesi Ikizlerin Sinavi1.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ejderha Mızrağı Efsanesi Ikizlerin Sinavi2.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ejderha Mızrağı Efsanesi Ikizlerin Sinavi3.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ikinci Nesil.pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm kapisı 4 Büyücüler Kralı.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm Kapısı 5 Kaosun Eli.txt
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm Kapısı Serisi 1 Ejder Kanadı.doc
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm Kapısı Serisi 2 Elf Yıldızı.doc
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm Kapısı Serisi 3 Ateş Denizi.doc
Margaret Weis & Tracy Hickman - Ölüm Kapısı(full).pdf
Margaret Weis & Tracy Hickman - Yaz Alevi Ejderhaları.doc
Maria Magdalena - Hebbel.pdf
Mario Puzo - Godfather 01 - The Godfather.lit
Mario Puzo - Godfather 02 - The Sicilian.lit
Marion Zimmer - Avalon'un Sisleri 1 - Büyü Ustası.rtf
Marion Zimmer Bradley - Avalon'un Sisleri Büyü Ustası.lit
Marion Zimmer Bradley - Avalon'un Sisleri Büyü Ustası.rtf
Marion Zimmer Bradley - Avalon'un Sisleri Büyü Ustası.txt
Mark Twain - Tom Sawyer.lit
Mark Twain - Tom Sawyer.pdf
Mark Twain - Tom Sawyer.txt

linkler: 26909 KB
http://rapidshare.com/files/222318110/Y_M1_krm.rar

-M-2-
Mark Zepezauer - CIA'in Büyük Operasyonları.pdf
Marln Morgan - Mesaj Sizsiniz.pdf
Marlo Morgan - Bir Çift Yürek.doc
Marlo Morgan - Bir Çift Yürek.pdf
Marlyn Morgan - Bir Çift Yürek.pdf
Martina Cole - Patronun Oyunu.pdf
Marx & Engels - Komünist Partisi Manifestosu.doc
Maxime Chattam - Kötü Ruh.pdf
Melissa P - Yatmadan Önce 100 Fırça Darbesi.pdf
Melissa P - Yusufçuk Gece Gelir.pdf
Michael Connelly - Betondaki Sarışın.doc
Michael Connelly - Betondaki Sarışın.pdf
Michael Connelly - Betondaki Sarışın.txt
Michael Connelly - Kan Bağı.doc
Michael Connelly - Kan Bağı.pdf
Michael Connelly - Şair.doc
Michael Connelly - Şair.pdf
Michael Crichton - Yükselen Guneş.pdf
Michael Crichton - Yükselen Guneş.txt
Michael Kohlhaas - H-Von-Kleist.txt
Michael Peter Cain - Transandantal Meditasyon.DOC
Michel Tournier - Veda Yemeği.doc
Michel Tournier - Veda Yemeği.pdf
Michel Tournier - Veda Yemeği.rtf
Michel Tournier - Veda Yemeği.txt
Milan Kundera - Gülüşün ve Unutuluşun Kitabı.LIT
Milan Kundera - Gülüşün ve Unutuluşun Kitabı.pdf
Milan Kundera - Gülüşün ve Unutuluşun Kitabı.rtf
Milan Kundera - Gülüşün Ve Unutuşun Kitabı.pdf
Milan Kundera - Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği.doc
Milan Kundera - Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği.pdf
Milan Kundera - Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği.txt
Moliere - Hastalık Hastası.doc
Montaigne - Denemeler.doc
Montaigne - Denemeler.lit
Montaigne - Denemeler.pdf
Montaigne - Denemeler.txt
Monumentum Ancyranum - Ankara Anıtı.txt
Mozart - Prag Yolunda.txt
Muhammed Maliki - Siyon Liderlerinin Protokolleri.pdf
Muhyiddin Şekür - Su Üstüne Yazı Yazmak.txt
Muhyiddin-i Arabi - Saatlerin Hazinesi.pdf

linkler: 26374 KB
http://rapidshare.com/files/222318112/Y_M2_krm.rar

14 Eylül 2009 Pazartesi

Bir Klasik, kitap fuarı


Kitap ne engin bir deryadır, içine daldığınızda akla hayale sığmaz manzaralarla karşılaştığınız..Bir satırla nice hülyaya daldığınız, alemden aleme dolaştığınız..

Çocukluğumdan beri her yıl Ramazan ayında düzenlenen Kocatepe Kitap Fuarı'na giderken ayrı bir heyecan sarıyor beni. Kitaplara dokunmak, merak etmek, bir an önce okumak isteme heyecanı.. Bugün heybemizde toplananlardan bazıları:

ÇÖL/DENİZ Hz.Hatice - Sibel Eraslan (Siret-i Meryem'den sonra çok merak ettiğim bir kitap)
OTOYOL UYKUSU- Kemal Sayar (Psikiyatrist Dr.Kemal Sayar'ın hep denemelerini okumaya alışkındık, bu kez bir öykü kitabıyla karşıladı bizi, sevindim :)
HER ŞEYİN BİR ANLAMI VAR- Kemal Sayar
TAHİR SAMİ BEY'İN ÖZEL HAYATI- Mustafa Kutlu (Nicedir öykü okumuyorum, öykü deyince aklıma Mustafa Kutlu geliyor, bu kitabı da internette görmüş ve merak etmiştim, okumak için sabırsızlanıyorum)
HUZUR- Ahmet Hamdi Tanpınar (Türk Edebiyatı kitaplarına bakarken Huzur'un bu Dergah yayınlarından çıkan enfes kapaklı baskısını almadan edemedim)
KURAN'DA KİM KİMDİR? - Abdülkadir Süphandağı&Hüseyin Kerim Ece (Evs, Eykeliler, Feta, Mele', Azer ... kimdir?..Kur'anda geçen kavimler, kişiler, bir sözlük gibi alfabetik sırayla ayetler eşliğinde anlatılmış, çok güzel, her kitaplıkta bulunması gereken bir esere benziyor..)
KATRE-İ MATEM: İskender Pala
SU KASİDESİ: İskender Pala (Lise yıllarında edebiyat dersinde ders olarak işlediğimiz su kasidesini yeniden, İskender Pala diliyle okumak ..ne güzel:)
İKİ DİRHEM BİR ÇEKİRDEK: İskender Pala (Aile toplantımızda bilmediğimiz deyimler sözkonusu olmuş, yeğenim Feyzanurun Melek Çe adlı yazarın "Deyim mi Demeyim mi" kitabından bir kaç deyim okumuştuk, büyükler için deyimlerle ilgili bu kitap geldi aklıma, neden evimizde yok ki dedim :)
ARABA SEVDASI- Recaizade Mahmut Ekrem (Lisede edebiyat öğretmenimiz herbirimize bir edebiyatçı rolü vermişti, ben Recaizade Mahmut Ekrem olmuştum :) Hep ilk realist roman ilk realist roman der dururuz da, Araba Sevdasını okumuş muydum hatırlayamadım ve kitaplığıma antik türk klasikleri baskısını ekledim
ve eşimin aldığı bir kaç tarih kitabı ile bugünkü fuar turumuzu tamamladık..Ama heyecanı hala içimde :)

13 Eylül 2009 Pazar

MARİFETLER

Fantastik romanlar hiç bir sebebi yokken her zaman itici gelmiştir bana. Elime alıp okuma isteğim hiçbir zaman olmamıştır. Merak da etmemişimdir yazılanları. Taa ki, çok sevdiğim blog arkadaşım ve kitap zevklerimizin aynı olduğu Zero'nun tavsiyesine kadar. Öyle güzel şeyler söyledi ki bu romanlar hakkında, merakım ağır bastı ve alışveriş sepetime atıverdim usta yazar Ursula'nın "Marifetler"ini. Kütüphanemde yerini bulduktan sonra da elime alıp okumam uzunca bir zaman aldı. Sanırım biraz fazla gelenekçiyim. Yeniliklere kapalı bir tarafımın olduğunu düşünürüm bazı zamanlarda. Ama hep içimde sanki beğenmeyecekmişim gibi bir his vardı, her ne kadar Zero benim içimi aydınlatmış olsa da. Sonra bir gün aldım elime "Marifetler"i, başladım okumaya. O nasıl bir dünya öyle, bu nasıl bir düşünce gücü ve yaratıcılıktı. Kelimelerin o sihirli dünyasına öyle bir daldım ki, elimde "Marifetler" varken çevremde ne olup bittiğinin bile farkına varmadım. Kesinlikle ama kesinlikle okumak için çok geç kaldığım bir roman, tanışmak için yine çok geç kaldığım bir yazar. Geç olsun da güç olmasın diyorum ve usta yazar Ursula atık benim yazarlarımdan.

Hayvanlarla konuşabilme marifetini annesinden alan Gry ve babasından yıkma, çözme marifetini alan Orrec'in çevresinde gelişir tüm hikaye. Bu marifetlere sahip olmak kadar, bu inanlmaz gücü kontrol edilebilmekte çok öenmlidir. Orrec'in dedesi, bu çözme yani yakıp yıkmak gücünü kontrol edemediği için etrafını yakıp yıkmaktadır. Oğlu Canoc ise bu marifetin gücünü kontrol edebilmektedir. Fakat Canoc'un oğlu Orrec'in bu güce sahip olup olmadığı konusunda şüpheleri vardır. Bir gün engerek yılanını gözlerini diker ve yılanı yok eder. Bunu babasının mı yoksa kendisinin bir marifeti mi olduğunu konusunda kararsızdır. Gücünü kontrol edemeyeceğinden korktuğu için babasından gözlerinin mühürlemesini ister. Daha fazlasını okumak için marifetleri okuyun derim.

Kitabın Arkasındaki Not:
Eğer savaşmazsan ele geçirilirsin, soyun sona erer. Marifetler bu işe yarar, verdiği güçler sayesinde.. insan arazisini koruyabilir, soyunu temiz tutabilir. Eğer kendini koruyamazsan, marifetini kaybedersin. Başka soylar bize baskın çıkar, sıradan insanlar..
Ovalıların hiç de tekin bulmadıkları dağlarda yaşayabilmek için herkesin bir marifetinin olması gerek. Elbette her marifetin bir bedeli var. Bedel ödendikçe bu böyle sürer gider. Marifetler babadan oğula, anadan kıza geçer. Ta ki birileri çıkıp bu töreyi kabullenmemeyi göze alana kadar.
Hükmedemeyeceğinden korktuğu marifetini kullanmamak için gözlerini mühürleten Orrec ile marifetini “kötüye” kullanmayı reddeden özgür ruhlu Gry.. Babalarının oğlu, annelerinin kızı değil de kendi başlarına olmayı isteyen çocukların hikâyesini anlatıyor Le Guin bu kez.

Kitabın Adı: Marifetler
Yazar: Ursula K. Le Guin
Çeviren: Çiğdem Erkal İpek
Yayınevi: Metis Edebiyat
Sayfa Sayısı: 190

12 Eylül 2009 Cumartesi

Ders Zili Pazartesi Çalıyor

Okul öncesi ve ilköğretim 1. sınıf öğrencileri için ders zili pazartesi günü çalacak.

2009-2010 öğretim yılı 24 Eylül Perşembe günü açılacak. Okul öncesi ve ilköğretim 1. sınıf öğrencileri ise 14 Eylül'de öğretime başlayacak. Bu yılki eğitim-öğretim yılı Ramazan Bayramı'nın ardından 24 Eylül Perşembe günü başlayacak. Okul öncesi ve ilköğretim 1. sınıf öğrencileri, uyum sağlayabilmek için bir hafta erken okula gidecek. Okul öncesi ve ilköğretim 1. sınıf öğrencileri ise okula 14 Eylül Pazartesi günü başlayacak. 2009-2010 eğitim-öğretim yılının ilk dönemi, 22 Ocak 2010 Cuma günü sona erecek. Yarıyıl tatili, 25 Ocak-5 Şubat arasında yapılacak. İkinci dönem, 8 Şubat Pazartesi günü başlayacak ve 18 Haziran'da yaz tatiline girilecek. Çalışma takvimi, bu tarihler dikkate alınarak, 'Milli Eğitim Bakanlığı Örgün ve Yaygın Eğitim Kurumlarının Çalışma Takvimi' örneği esaslarına göre, valiliklerce düzenlenecek. 2010-2011 eğitim-öğretim yılının da 13 Eylül 2010 Pazartesi günü başlaması kararlaştırıldı.

Van'da Liseye Ahmedi Hani'nin İsmi Verildi

Milli Eğitim Bakanlığı Van'da yapımı yeni tamamlanan liseye Kürt tarihçi ve edebiyatçı Ahmedi Hani'nin ismini verdi Milli Eğitim Müdürü başkanlığında toplanan ad verme komisyonunun aldığı karar Van Valisi Münir Karaloğlu tarafından da onaylandı.

Okulun tabelası önümüzdeki günlerde asılacak. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Bitlis ziyareti sırasında Güroymak ilçesinden eski ismi 'Norşin'i kullanarak söz etmesinin ardından gündeme gelen Kürtçe yer isimleri tartışmalara neden oldu. Bazı ilçe ve beldeler eski Kürtçe isimlerini almak için belediye meclislerinde karar alırken, Van'da bir liseye Hakkârili Kürt edebiyatçı ve tarihçi Ahmedi Hani isminin verilmesi kararlaştırıldı. Eylül ayının ilk haftasında Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Sayılır başkanlığında toplanan okullara ad verme komisyonu geçen yıl yapımına başlanan ve bu yıl tamamlanan 16 derslikli liseye bu ismin verilmesini karar bağlayarak Van Valisi Münir Karaloğlu'na gönderdi. Akköprü Mahallesi'ndeki lisenin ismi için alınan kararı Vali Münir Karaloğlu da onayladı. 'Mem-u Zin'in yazarı Ahmedi Hani, 17'nci yüzyılda, divan edebiyatının, Kürtçe'nin Kurmanci lehçesine uyarlanmış şekli olan 'Mem-ü Zin'i yazan, Hakkârili tarihçi, edebiyatçı ve mutasavvıf olarak tanınıyor. Doğubeyazıt medreselerinde müderrislik ve saray kâtipliği yaptı. İlk derslerini kadı babası Babası Şeyh Elya'dan alan Ahmedi Hani daha sonra çevre medreselerde İslam felsefesi üzerine geniş bilgiler edindi. Özellikle Suriye medreselerinde Antik Yunan felsefesini, İran medreselerinde de tasavvufu, astronomi, şiir ve sanat tekniğini öğrendi.

Kürtçe Yabancı Dil Olarak Okutulamaz

Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan:"Kürtçe Yabancı Dil Olarak Okutulamaz" dedi.Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan, YÖK'ün, üniversitelerde Kürtçenin okutulmasının önünü açan kararını değerlendirdi ve “Türkiye, 'Kürdistan' diye bir devleti kabul etmediğine göre, Kürtçenin de yabancı dil olarak okutulması hukuken mümkün değildir. Ama bizim haberimiz olmadan 'Kürdistan'ı' tanımışlarsa bilemem” dedi. Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan, YÖK'ün, Mardin Artuklu Üniversitesi'nde "Yaşayan Diller" adı altında bir enstitü kurulmasını onaylamasını ANKA'ya değerlendirdi. Prof. Dr. Ayhan, eğitim ve öğretim hürriyetinin Anayasa'ya olan sadakat borcunu ortadan kaldırmayacağını ifade ederek, “Esas olanın birlik ve beraberliğin bölünmemesidir. Fikir hürriyeti vardır. Düşünce hürriyeti vardır. Fakat bu hürriyetlerin Anayasa'da sınırları da vardır. Anayasa'nın başlangıç hükümleri, hiçbir faaliyetinin Türk varlığını bölmesine izin vermez. Anayasa'nın 3. maddesi dili Türkçedir diye söylüyor. Bu da değiştirilemez hükümlerden. Anayasa'nın 42. maddesi var. Gene 42. maddenin 9. fıkrası diyor ki 'Türkçeden başka hiçbir dil, eğitim kurumlarında Türk vatandaşlarına anadilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez.' Bütün bunlar bir arada mütalaa ettiğimizde Kürtçenin anadil olarak okutulması mümkün değildir” diye konuştu. -“YÖK'ÜN KARARI ANAYASA'YA AYKIRI”- Prof. Dr. Ayhan, YÖK'ün verdiği kararın Anayasa'ya aykırı olduğunu savundu ve “Seçmeli ders olsun diyorlar, madem öyle neden seçmeli? Anadil anadan öğrenilir. Seçmeli olarak değil. İşte 'İngilizce, Sümeroloji ve Yunanca nasıl öğretiliyor' diyorlar, onlar devlet dilidir. Öğretilmesinde sakınca yoktur. Ama şu anda Türkiye, Kürdistan diye bir devleti kabul etmediğine göre, Kürtçenin de yabancı dil olarak okutulması hukuken mümkün değildir. Ama bizim haberimiz olmadan Kürdistan'ı tanımışlarsa bilemem. Anayasa'nın 42. maddesine aykırı bir karar vardır” şeklinde konuştu. -“ÜNİVERSİTE ÖZERKLİĞİ YOK SAYILIYOR”- Üniversiteyi diğer eğitim ve öğretim kurumlarından ayıran en önemli özelliğinin özerkliği olduğunu sözlerine ekleyen Prof. Dr. Ayhan şöyle konuştu: “Eğer açılacaksa, bunu üniversite olarak biz açarız. Yani senatomuz bir araya gelir, karar verilir ve biz açarız. YÖK'ün bu şekilde üniversite özerkliğine doğrudan doğruya müdahaleden bir tarzda, 'şunu açacaksınız' diye dayatması son derece yanlıştır. Tabi ben bilemiyorum üniversitelerin özerkliği kalktıysa onu bilemiyorum. Ama üniversite özerkliği mevcut ve Anayasal teminat altında. YÖK'ün bu şekilde bir karar almaması gerekir. Bu durumun hukukende Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na aykırıdır.”

15 Bin Öğretmen Atanacak

Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) yapacağı 15 bin 800 öğretmen ataması için başvurular bugün sona erecek. MEB, 4 bin 800'ü kadrolu, 11 bini sözleşmeli toplam 15 bin 800 öğretmen atayacak. Öğretmen atamaları 2008 ve 2009 KPSS10 puan üstünlüğü esasına göre yapılacak. Adaylar, '2009-2 Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzu'na bakanlığın 'http://personel.meb.gov.tr' adresinden ulaşabilecek. Atamalar, 14 Eylül 2009 Pazartesi günü saat 10.00'da Bakanlık merkez binasında Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'nun katılımıyla yapılacak. Sonuçlar aynı gün Bakanlığın 'http://personel.meb.gov.tr' adresinden duyurulacak. Kadrolu öğretmenliğe atananlardan kılavuzda belirtildiği üzere göreve başlama esnasında istenen belgeleri hazır olanlar 15 Eylül 2009 tarihinden itibaren atandıkları il milli eğitim müdürlüklerine başvurarak görevlerine başlayabilecek.

11 Eylül 2009 Cuma

okul öncesi marakas

Kutu,petşişe,bardak gibi mataryellerin içine nohut,mercimek veya fasulyeler konularak etrafı el işi kağıtları veya kumaş ile süslenerek kaplanır.
marakas yaparken yaratıcı olmaya çalışmak gerekir sadece kedi yüzü,kaplan yüzü,insan değilde daha değişik şekiller ve yüzlerde yapılabilir.




Atlı Okçuluk Avrupa Şampiyonası / Almanya / 2009

Gokmen Altinkulp (Türkiye' mizi temsil eden tek kemankeşimiz)

Türk Tipi Örme Zırh Yapımı (Gökmen Altınkulp) ... >>>

Yarışmadan Fotoğraflar : http://www.turkokculugu.com/v2/?p=!foto&album=384948570856234545

9 Eylül 2009 Çarşamba

Okul İçin Her Zaman Para Bulunur

Hakan Çanta'nın Yönetim Kurulu Üyesi Hacısoyu, 'Krizden etkilenmedik. Eğitim söz konusu olunca aileler en iyisini alıyor' dedi

Bayram sonrasında açılacak okullar ailelerin bütçelerinde yine kara delik açacak. Okuluna göre değişmekle birlikte bu yıl 14 milyon öğrenci için ders zili 24 Eylül perşembe günü çalacak. Eğitim-Bir-Sen'in yaptığı araştırmaya göre okul öncesi eğitime kayıt olacak bir öğrenci için başlangıç masrafı olarak ortalama 250 TL harcama yapılması gerekirken, ilköğretime başlayan bir öğrenci için 400 TL, ortaöğretime başlayan bir öğrenci için ise en az 525 TL harcanacak. Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Halil Etyemez, öğrencilerin eğitim giderlerinin velilere büyük yük getirdiğini belirterek, “Bireylerin eğitim giderlerini devlet karşılamalıdır. Bu, aynı zamanda anayasal bir zorunluluktur. Unutulmamalıdır ki, en büyük yatırım, çocuklarımıza yapılandır” dedi. Uluslararası üretici Hello Kitty, Spider-Man, Barbie, SüngerBob, High School Musical, Marvel Heroes, Trans Formers'in de aralarında bulunduğu dünyaca ünlü 27 markanın çanta, kalemlik, su matarası ve kırtasiye ürünlerini yapan Hakan Çanta'nın Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Hacısoyu, “35 lira ile 250 lira arasında değişen fiyatlarda çantalarımız var. Aileler çocukları söz konusu olduğu zaman kriz falan dinlemiyor en iyisini almaya çalışıyor. İnsanlar her yerden kısabilirler ama çocuklarının ihtiyaçlarından kısmazlar, hele okul için gerekliyse en iyisini alırlar” dedi. Okula gidecek çocuklara malzeme alırken bazı şeylere dikkat etmek gerektiğini belirten Hakan Hacısoyu, “Aldığınız su matarası, çanta ya da beslenme kaplarının tüm sağlık testlerinden geçip geçmediğine ve Sağlık Bakanlığı'ndan onay alıp almadığına bakmak lazım. Bizim ürünlerimiz asla kanserojen madde içermez. Hepsi uluslararası kurallara göre üretilir” açıklamasında bulundu. 42 ülkeye satıyor Bu nedenle ürünlerinin tüm Türkiye'de 2 bin 200 noktada satıldığını ifade eden Hacısoyu, “Migros'tan Debenhams'a, Boyner'den Carrefour'a kadar birçok noktada bizim ürünlerimizi bulmak mümkün. Bunun yanında yurtdışında da 42 ülkeye ihracat yapıyoruz. ABD dışında Spider-Man'in dünyadaki tek lisansörü biziz” diye konuştu. 2 bin modeli var 2 bine yakın çanta çeşitlerinin olduğunu belirten Hacısoyu, Türkiye'de kız çocuklarının Barbie, erkek çocuklarınınsa daha çok Spider-Man'i tercih ettiğini bu arada hem kız hem de erkek çocukların kullanabildiği SüngerBob modellerinin de büyük ilgi gördüğünü söyledi. Türkiye'de ve Çin'de iki fabrikalarının olduğunu belirten Hakan Hacısoyu, ürün tasarımı konusunda yurtdışı ile birlikte hareket ettiklerini söyledi. Üretimlerini sadece okul dönemiyle sınırlı bırakmamak için geçen yıl Türk futbolunun dört büyük kulübü Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor ile de lisans anlaşması yaptıklarını ifade eden Hakan Hacısoyu, kulüpler için de çanta, bavul, matara ürettiklerini bunları da kulüplerin kendi mağazalarında satışa sunduklarını anlattı. Her keseye uygun ürün var Firmaların yanı sıra zincir marketler de uygun fiyatlı ürünleriyle ailelerin okul alışverişine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Migros, Tansaş ve 5M mağazalarında 2009/2010 eğitim-öğretim sezonunu açan Migros Ticaret, 67 ildeki 1387 mağazasında bol çeşitli ve indirimli fiyatlarla müşterilerinin hayatını kolaylaştırmaya çalışıyor. Migros, Tansaş ve 5M mağazalarında özellikle ailelerin büyük ilgi gösterdiği ve kilogram fiyatı 2.28 liradan satılan defterlerde kaliteyle uygun fiyat bir arada sunuluyor. Migros'larda Witch okul çantası çeşitleri 19.90 liradan, ithal paslanmaz matara 7.50 liradan, BJK-FB-GS TaraftarForma Silgi + Kupa Kalemtıraş + 4 Mercanlı Kurşun Kalem 3.50 liradan satılıyor. Faber - Castell 12 renk küçük boy sulu boyanın 2.5 liradan, Pritt Stick yapıştırıcının (20 gram) 3.59 liradan satıldığı Migros Ticaret mağazalarında Adel 12 renk pastel boyanın fiyatıysa 1.50 lira. Bol çeşit sunuyor Okul alışverişinde 2 binden fazla ürünü müşterilerine en ucuz fiyatlarla sunan CarrefourSA, her yıl olduğu gibi bu yıl da öğrencilerin ve velilerin okul ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlıyor. Kuruluş, Carrefour markalı ürünleri ve No1 'Türkiye'nin En Ucuz Markası' ürünleri ile aile bütçesi açısından çok önemli bir dönemde müşterilerine satın alma gücünü artırmaya yönelik önemli bir fayda sağlıyor. CarrefourSA'da defterin kilosu 2.29 liradan, 12'li kırmızı kalemin fiyatı 3.20 liradan, 12'li kurşun kalem 3.00 liradan, matara 2. 90 liradan, kız önlük 3.90 liradan, erkek önlük 3.90 liradan, pantolon 10 liradan, gömlekse 5.90 liradan satılıyor. DiaSA yükü paylaştı 'Öğrencilerin eğitim yükünü paylaşıyoruz!' sloganı ile hareket eden DiaSA, çocukların okul çantasını çok ucuza dolduruyor. Her öğrencinin tüm okul ihtiyaçlarının karşılanabileceği DiaSA 'Okula Dönüş' kampanyasında, ambalaj kâğıdı üçlü 0.59 liradan, Mega kurşun kalem 12'li 0.79 liradan, lisanslı ders programlı okul etiketi 24'lü 0.80 liradan, mega kırmızı kalem 12'li 0.89 liradan satışa sunuluyor. Ayrıca DiaSA'da lisanslı resim defteri hediyeli Faber Castell 12'li Pastel Boya takımını 4.95 liraya, Noki Color 12'li Sulu Boyayı ise 2.85 liraya almak mümkün.

Turgut Özal Üniversitesi Büyüyecek

Turgut Özal Düşünce ve Hamle Vakfı tarafından Ankara'da kurulan Turgut Özal Üniversitesi, ''hamle hamle'' büyüyecek.

Türkiye'nin yeni üniversitelerinden biri olan Turgut Özal Üniversitesi, önümüzdeki yıl öğrenime 120 öğrencisiyle adım atıyor. Keçiören Etlik'te iki binada faaliyete başlayacak okulun yeni kurulacak fakülteleriyle birlikte kampüse geçme aşaması 5 yıl içinde tamamlanacak. 2014 yılına kadar 40 bin metrekare kapalı alanda tüm fakülteleriyle birlikte kurulumu öngörülen üniversitenin 5 yılın sonunda 1330 öğrenci kapasitesine kavuşması hedefleniyor. Ankara Crowne Plaza Otel'de Turgut Özal Üniversitesi mütevelli heyeti ve üniversitenin açılmasına maddi destek sağlayan iş adamlarının katılımıyla bir iftar programı düzenlendi. Programda üniversitenin kuruluş aşaması ve gelinen son nokta anlatıldı. 2010 yılında eğitim-öğretime başlayacak üniversitenin bir vakıf üniversitesi olduğu ve istenilen seviyeye ulaşılabilmesi için iş adamlarından desteklerinin sürdürülmesi istendi. Turgut Özal Düşünce ve Hamle Vakfı'nın öncülüğünde kurulan üniversitenin mütevelli heyetinde yer alan iş adamı Yunus Uyanık, ''2006 yılında merhum Cumhurbaşkanımız Turgut Özal'ın adını yaşatma ve yeni nesillere düşünce ve hamlelerini anlatmak üzere harekete geçen vakfımız, bu düşüncesini 19 Mart 2009 tarihinde gerçekleştirmiştir. Turgut Özal Üniversitesi'nin kurulması Meclis'de 23 Haziran 2009 tarihinde yasalaşmış ve Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'ün onayıyla 7 Temmuz 2009 tarihinde resmi gazetede kuruluşu ilan edilmiştir.'' diye konuştu. Uyanık, Özal adıyla kurulan üniversitenin bir vefa örneği olduğunu belirterek, ''Merhum Cumhurbaşkanımızın adını yaşatacak olan bu üniversite, kendisine yakışır bir eğitim anlayışı içinde olacaktır. 8. Cumhurbaşkanımız Özal, ülkemize pek çok ilkleri yaşatmıştır. İlk sivil cumhurbaşkanı olarak ülkemize birçok hizmetlerde bulunmuştur. Ona karşı milletimizin en güzel vefası da ancak onun adıyla kurulacak bir üniversite olurdu. İşte Anadolu insanının katkılarıyla böyle bir üniversite kurulmuş ve üniversitenin büyümesi de yine kendi insanımızın katkılarıyla gerçekleşecektir.'' dedi. Gecede konuşan Turgut Özal Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı eski Başbakan Yıldırım Akbulut, ''Bugün yapılanlar geçmişte Turgut Özal'ın yaptıklarına benzemektedir. Çünkü Özal'dan etkilenilmiştir. Turgut Özal, Allah rahmet eylesin ülkemize büyük hizmetleri dokunmuş bir devlet adamıdır. Türkiye'ye büyük hizmeti geçmiş bir kişidir. Her şeyden önce insanların vizyonunu, bakışını değiştirebilmiştir. 'İnsanımız her şeyin üstesinden gelebilir, yeter ki onun önünü açalım, önündeki engelleri kaldıralım' diyerek ülkenin önünü insanımızla birlikte açmıştır.'' şeklinde konuştu. Konuşmasında salonda bulunan iş adamlarına seslenen Akbulut, ''Ülkemizin önünü açan bir devlet adamının adıyla kurulan bu üniversiteyi hep birlikte gelin en iyi yapalım.'' ifadesinde bulundu. Özal'ın gözde burokratlarından biri olan Emin Başer, mütevelli heyetinden bir kimse olarak yaptığı konuşmada; Türkiye'de neredeyse Özal'ın unutulmaya başlandığı bir dönemde kurulan bu üniversite ile kendisinin icraatlarının ve fikirlerinin yeni nesle daha iyi anlatılabileceğini vurguladı. Başer, üniversitenin akademisyen yapısının çok güçlü olacağını ve ülkenin değerli şahsiyetlerinden en güzel şekilde istifade edileceğini belirterek, ''Bu üniversitede ülkeye hizmet etmiş kıymetli burokrat ve devlet adamlarından da akademik olarak faydalanılacaktır'' diye konuştu. 2010 yılında İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ile eğitime başlayacak üniversitede 2011 yılında Hukuk Fakültesi, 2012 yılında ise Mühendislik Fakültesi, Tıp Fakültesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Sağlık Bilimleri Enstitüsü ve Sosyal Bilimler Enstitüsü kurulacak. Üniversitenin kuruluş aşaması 2014 yılında yeni kampüs alanında tüm fakülte ve bölümleriyle birlikte tamamlanmış olacak. Programın sonunda Mütevelli Heyeti Başkanı eski Başbakan Akbulut plaket taktim etti. Ayrıca, üniversiteye katkıda bulunmak isteyen iş adamları ve vatandaşlara Bank Asya Etlik şubesi 124-2402228-1 nolu hesab numarası verildi

8 Eylül 2009 Salı

BALIK İZLERİNİN SESİ

Canım arkadaşım ve aynı zamanda komşum olan Evoironi tarafından ne zamandır tavsiye edilen okumak için ancak fırsat yaratılan Buket Uzuner'in kitabı Balık İzlerinin Sesi. İyi ki okumuşum, harika bir kitaptı. Daha önce hiç Buket Uzuner okumamıştım. Başlangıç için çok iyi oldu. Sıradışı bir konu, olağanüstü bir kurgu, imrelenecek bir aşk. Her yönden farklılığını hissedeceğiniz bir kitap Balık İzlerinin Sesi. Bu kitapta hayal gücünün sınırlarının nereye kadar gider sorusuyla bir kez daha karşılaştım. Sanıyorum ki bu hayal gücünün sınırları yok. Kitabı okurken elimde kalem satırların altına çizemeden edemedim. Öyle güzel cümleler yaratmış ki yazar... Dünyanın dört bir yanından gelen toplumda sıradışı kabul edilen 80 öğrenciyi bir yurda yerleştiriler ve olaylar böylece gelişir. Türkiye'yi ise 21 yaşındaki Afife Piri isimli biri temsil ediyor. Gerçek ile düş arasında kalmış bir kitap bu. Çevresinden kendisini farklı ve yanlız hisseden, eminimn bu kitabı daha çok seveceksiniz. Ütopik olan bu kitabı bu tarzdan hoşlananlara tavsiye ediyorum.

Kitapta altını çizdiklerim:

"Sevginin en güzeli, en gereksinildiğinde verilenidir." (s.38)
"
"-Beni öyle çok seviyor ki, beni onun kadar çok sevecek bir başka kadına rastlamama engel oluyor." (s.43)

"Tutsaklığımızın adıdır vazgeçilmezlik çoğu kez." (s.46)

"Ey aşk, gücün tartışılamaz bile!..." (s.93)

"Dürüst ve içten olmanın birbiriyle ilişkisi hiç de sanıldığı kadar yakın değildir. her dürüst davranışın içten olduğunu, her içtenliğin de dürüstlüğünü savunmak nereye kadar inandırıcıdır?" (s.152)

"Bir sevgiliye kavuşmaktan daha güzel olan tek şey, sevgiliye kavuşmayı düşlemektir!" (s.193)

"Mucizeler, ancak onlara inananlarca yaşanır ve aşk bir mucizedir! Sevinçten çıldıracak, özlemden çıldıracak ve heyecandan çıldıracak bir aşkı tanımamış olanlar, mucizelere de inanmazlar. Oysa aşk mucizesini yaşayanlar, aşkın doruk noktasında cinselliği betimlemeye çalışmanın bir cinayet olduğunu bilirler. O ancak yaşanır! Ve yaşandıktan sonra, cinselliğin bütün öbür halleri artık renksiz, tatsız ve yoksul kalacaktır. Çünkü, aslını gören göz, en iyi öykünmeden bile incinir. Aslını tanıdıktan sonra, ancak onunla heyecanlanır, mutlanır, onunla doyumlanır. Ancak!" (s.196)

"Cinayet ille de ellerle işlenmez." (s.204)

Kitabın Arkasındaki Not:
Anne tarafından Afife Jale'ye akraba oluyorum. Babamın kökleri de Piri Reis'in amcası Kemal Reis'e uzanır, dedim gurula.
- Camille ve Kolomb gibi mi yani? dedi şaşırarak.
- Hiç kimse bir başkasına benzemez! diye hırçınlaştım.
- Afife Piri! dedi hayranlı

Kitabın Adı: Balık İzlerinin Sesi
Yazarı: Buket Uzuner
Yayınevi: Everest Yayınları
Sayfa Sayısı:214

7 Eylül 2009 Pazartesi

Okul Masrafları El Yakıyor

Okulların açılmasına sayılı günler kala velileri alışveriş telaşı sardı.

Okul alışverişinin asıl yükü kırtasiyede. Satışların düşmesinden çekinen esnaf henüz ürünlere zam yapmadı ancak okulların açılmasıyla fiyatların yükseleceği belirtiliyor. Türk Eğitim-Sen, Ankara'da 'Okula ilk adımın maliyeti' adlı anket yaptırdı. Buna göre Anaokuluna başlayacak bir öğrencinin okul masrafı ortalama 394 TL iken bu oran 1.240 TL'yi de bulabiliyor. Liseye başlayacak bir öğrencinin velilere maliyeti ise 631 TL ile 2.178 TL arasında değişiyor. Çocuğun okul kaydını yaptıktan, önlük, üniforma aldıktan sonra sırada kırtasiye alışverişi geliyor. Genellikle markası ile verilen kırtasiye malzemelerini büyük mağazalarda bulabileceğiniz gibi bazılarını işportada da bulmanız mümkün. Kırtasiye ürünlerinin fiyatları bu yıl geçen yılla aynı kaldı. Satışların düşmesinden korkan esnaf zam da yapmadı. Ancak, mağaza sahipleri okullar açıldıktan sonra fiyatların artacağını söylüyor. Okul kırtasiyesini işportada 43 TL'ye mal edebileceğiniz gibi 145 TL'ye de mal edebilirsiniz. Mağazalarda ise en düşük kırtasiye paketini 65 TL'ye mal edebilirsiniz. Bu arada ailelerin ellerinde listelerle değil bizzat çocuklarıyla alışverişe çıkmaları öneriliyor.

Meslek Liseleri Yeniden Gözde

Katsayı adaletsizliği sona erince yeniden meslek liseleri gözde oldu.

Malatya'da, meslek liselerine ilginin arttığı, İmam Hatip Lisesi'nin tek olan eğitiminin bu öğretim yılında ikili öğrenime döneceği belirtildi. Kız meslek liselerinde de yer olmaması nedeniyle başka okullarda geçici eğitim yapılacağı bildirildi. EK BİNALARDA EĞİTİM Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, yaptığı açıklamada, meslek liselerine yoğun talep olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu: "Özellikle kız meslek liseleri, imam hatip ve teknik okullara yoğun talep var. İmam Hatip Lisesi'nde öğrenci yoğunluğu nedeniyle muhtemelen ikili öğretime geçeceğiz. Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi'nin 200'e yakın öğrencisini, Orgeneral Eşref Bitlis Lisesi bünyesinde bir yıl boyunca burada eğitime tabi tutacağız. Merkezdeki Kız Meslek Lisesi'nin 500'e yakın öğrencisini de Göztepe Mahallesi'nde yeni bitirdiğimiz 32 derslikli lisemizi bir yıllığına kullanacağız. Sabancı Kültür Merkezi yanında inşaatı süren ve bir yıl sonra eğitime açılacak olan kız meslek lisesine nakil yapacağız." İKİNCİ BİR OKUL AÇILACAK Teknik liselerin ise kapasitelerini zorlayarak öğrencilere eğitim vereceklerini belirten Bulut, şunları söyledi: "Teknik liselere ilgi artınca genel liselerde biraz rahatlama olacak. Ayrıca Fatih Lisesi'nde ise kapasite fazlası başvuru oldu. Bu bölgede ikinci bir lise yapılması için arsa çalışmalarımız sürüyor." İlköğretim birinci sınıflar ve ana sınıflarının 14 Eylül'de diğer okulların da 24 Eylül perşembe günü itibarıyla eğitime başlayacağını hatırlatan Mehmet Bulut, sözlerine şöyle devam etti: "Öğretmen atamaları gerçekleştirildi. Ayrıca 15 bin öğretmen atamasından da ilimize atanacak öğretmenler var. Onları da yerleştireceğiz."

A - Z Kitaplar serisi Yabancı yazarlar (K-L)


-K-L-
Kalman Mikszath - Konuşan Kaftan.pdf
Kalman Mikszath - Konuşan Kaftan.txt
Karl Marks - Kapital(full).pdf
Kevin Hogan - 8 Dakikada Nasil Evet Dedirtirsiniz.pdf
Kevin Mitnick - Aldatma Sanati.pdf
Knut Hamsun - Açlık.txt
Konfüçyus - Konuşmalar.lit
Konfüçyus - Konuşmalar.rtf
Konfüçyus - Konuşmalar.txt
Lawrence Block - Babaların Günahları.doc
Lawrence Block - Babaların Günahları.pdf
Lawrence Block - Bıçak Sırtı.doc
Lawrence Block - Bir Dizi Ölü Adam.doc
Lawrence Block - Bir Dizi Ölü Adam.pdf
Lawrence Block - Bir Dizi Ölü Adam.txt
Lawrence Block - Buzkıracağı Cinayetleri.doc
Lawrence Block - Buzkıracağı Cinayetleri.pdf
Lawrence Block - Cinayet ve Yaratma Zamanı.doc
Lawrence Block - Cinayet Ve Yaratma Zamanı.pdf
Lawrence Block - Dolaptaki Hırsız.doc
Lawrence Block - Dolaptaki Hırsız.pdf
Lawrence Block - Gönülçelen Hırsız.doc
Lawrence Block - Kendini Humphrey Bogart Sanan Hırsız.doc
Lawrence Block - Kipling’ten Alıntı Yapmayı Seven Hırsız.doc
Lawrence Block - Kötüler Bile.doc
Lawrence Block - Kutsal Bar Kapandığında.doc
Lawrence Block - Kütüphanedeki Hırsız.doc
Lawrence Block - Kütüphanedeki Hırsız.pdf
Lawrence Block - Mezartaşları Arasında Gezinti.doc
Lawrence Block - Mezbahada Dans.doc
Lawrence Block - Mondrian Gibi Resim Yapan Hırsız.doc
Lawrence Block - Ölmenin Sekiz Milyon Yolu.pdf
Lawrence Block - Ölümün Ortasında.doc
Lawrence Block - Ölümün Ortasında.pdf
Lawrence Block - Polisiye Romanlar Okuyan Hırsız.doc
Lawrence Block - Polisiye Romanlar Okuyan Hırsız.pdf
Lawrence Block - Polisiye Romanlar Okuyan Hırsız.txt
Lawrence Block - Spinoza Felsefesi Öğrenen Hırsız.doc
Lawrence Block - Şeytan Biliyor ki Ölüsün.doc
Lawrence Block - Tahtalıköye Bir Bilet.doc
Lawrence Block - Tahtalıköye Bir Bilet.pdf
Lawrence Block - Umduğunu Değil Bulduğunu Yiyen Hırsız.doc
Leibniz - Metafizik Üzerine Konuşma.txt
Leigh Bracett - Uzayda Büyük Sıçrayış.pdf
Leigh Bracett - Uzayda İsyan.pdf
Lenin - Devlet ve Devrim.txt
Lenin - Kavgam.txt
Lenin - Ne Yapmalı.txt
Lenin - Sosyalizm ve Savaş.txt
Lermontov - Zamanımızın Bir Kahramanı.lit
Lermontov - Zamanımızın Bir Kahramanı.rtf
Lermontov - Zamanımızın Bir Kahramanı.txt
Lessing - Yahudiler.lit
Lessing - Yahudiler.pdf
Lessing - Yahudiler.txt
Lewis Perdue - Tanrı'nın Kızı.pdf
Lilian Jackson Braun - Kırmızı Gören Kedi.pdf
Lilian Jackson Braun - Kırmızı Gören Kedi.txt
Lobsang Rampa - Üçüncü Göz.pdf
London - Bir Yanılsamanın Geleceği.txt
Louis De Bemeieres - Kırmızı Köpek.txt
Lucretius Carus - Varlığın Yapısı.txt
Luigi Pirandello - Ağzı Çiçekli Adam.pdf
Luigi Pirandello - Aptal.pdf
Luigi Pirandello - Sicilya Turunçları.pdf
Luigi Pirandello - Üç Kısa Oyun.pdf
Luigi Pirandello - Üç Kısa Oyun.rtf
Luigi Pirandello - Üç Kısa Oyun.txt
Luis De Bernieres - Kırmızı Köpek.pdf
Luis De Bernieres - Kırmızı Köpek.rtf
Lyn Hamilton - Moche Savaşçısı.pdf
Lysandros - Sulla Yaşamlar.txt

linkler: 34110 KB
http://rapidshare.com/files/222090369/Y_KL_krm.rar

4 Eylül 2009 Cuma

ANNEM İÇİN

Güneşli bir pazar gününe uyandığımda okumak için seçtiğim kitap usta yazar Selim İleri'nin annesi için yazdığı kitap oldu. "Annem İçin". Gözlerim satırlarda ilerlerken, aklım da hep bu acıya nasıl dayanılır sorusundaydı. Usta yazarın annesinin alzhemier hastalığına yakalandığını ve adım adım ölüme gidişini, çaresizliğin son noktasını, oğlunun ise nasıl acı çektiğini öyle güzel anlatmış ki. Bunları kelimelere dökmek aslında çok zor, okuyup anlamanız gerek. İçinizi öyle burkan bir kitap ki bu, aklınızın bir köşesinde hep anneniz oluyor. Anneniz hala hayattaysa ona daha sıkı sarılmanız gerektiğinin mesajını da veriyor bu kitap. Anne üzerine yazılmış, benim okuduğum en güzel kitap "Annem İçin"di. Kesinlikle okuyun derim. Kitaptaki hüznü sizde seveceksiniz.

Kitabın Arkasındaki Not:
"Annem İçin bir daha yayımlanmayacaktı. Yeniden yayımlıyorum. Bu çirkin dünyada annemi çok özledim. Bu kitabı yeni insanlar okusun istiyorum. Onlar da annemi sevsinler istiyorum."Edebiyatımızın çağdaş klasikleri arasında yer alan Selim İleri, Alzheimer hastalığına yakalanıp erken yaşta ölen annesini anlattığı bu kitabında, çok az yazarın yakalayabileceği bir içtenlikle ve duyarlıkla acı dolu bir sevgiyi, özlemi dile getiriyor.Annem İçin, Selim İleri'nin annesini ve kendi annelerimizi sevmek için...

Kitabın Adı: Annem İçin
Yazarın Adı: Selim İleri
Yayınevi: Everest Yayınları
Sayfa Sayısı: 54

3 Eylül 2009 Perşembe

Dünya Okçuluk Şampiyonası / Kore / 2009


- Yarışmayı Takip Edin : RESULTS - PHOTOS - Live Results
- Ok Ok Üç Boyutlu = LIVE RESULTS AND COMMENTARY

- Basından :

-MİLLİ OKÇULAR HEDEFİ 12'DEN VURACAK ! ...>>>

- Güney Kore'de Devam Eden Dünya Okçuluk ... >>>

- Okçuluk Büyükler Dünya Şampiyonası ... >>>

- Okçulukta sıralama devam ediyor ... >>>

- Hedefi 12'den vuramadık ! ... >>>

- Okçuluk Dünya Şampiyonasında Yokuz ... >>>

- Ferdi yarışmalarda tüm sporcularımız elendi.

- Takım atışlarında eleme yarışmalarına katılma hakkı elde edememiştik.

- Bu Dünya okçuluk şampiyonasını ve daha önceki Dünya okçuluk kupası yarışmalarını baz alarak burada milli takım barajlarını koyalım, derim. Bu barajı geçen sporcular ve o sporcuların antrenörleri milli takımda yarışsın derim ben. BAŞARI İÇİN BENCE BU ŞART, GERİSİ BOŞ. - İstatistiki Bilgiler... >>>

Türk Okçuluk Milli Takımına (Büyükler) Girmek İçin Gerekli Baraj Puanları :

Compound Yay Erkekler : 1370 - puan

Compound Yay Bayanlar : 1360 - puan

Recurve Yay Erkekler : 1320 - puan

Recurve Yay Bayanlar : 1310 - puan

-----------------------------------------------------

- Koreli Okçular İnanılmaz Puanlar Attı, Dünya da Seyretti :

- RESİMLER ve DÖKÜMANLAR : FITA' dan


1.

-OH Jin Hyek KOR : 342 / 1 WR 345 / 2 341 / 4 358 / 1 76 34 1386 WR


1.- KOR - KOREA IM Dong-Hyun 1365 4122 WR
LEE Chang-Hwan 1371
OH Jin Hyek 1386



Compound yay erkeklerde kesin sonuçlar :

1 WILDE Reo USA 1401 / 1 BYE 116 116 116 118 119 118
2 GRIMWOOD Liam GBR 1374 / 22 116 115 115 116 115 116
3 CLIFTON Stephen NZL 1389 / 5 BYE 113 113 111 115 112 117
4 DUO Jose ESP 1366 / 34 114 114 115 116 114 114

Compound yay bayanlarda kesin sonuçlar :

1 LOGINOVA Albina RUS 1380 / 2 BYE 114 113 119 115 113 116
2 COETZEE Jorina RSA 1350 / 21 BYE 111 116 108 107 113 106
3 LONGO Laura ITA 1365 / 9 BYE 111 113 110 114 110 118
4 SOEMOD Camilla DEN 1365 / 11 BYE 113 118 112 110 113 113

Recurve yay bayanlarda kesin sonuçlar :

1 JOO Hyun-Jung KOR 1357 / 3 BYE 115 109 116 111 112 113
2 KWAK Ye Ji KOR 1364 / 1 BYE 112 111 103 108 109 112
3 SANCHEZ Natalia COL 1314 / 23 BYE 109 104 113 107 102 105
4 LIPIARSKA Karina POL 1319 / 20 BYE 102 110 106 109 105 99

Recurve yay erkeklerde kesin sonuçlar :

1 LEE Chang-Hwan KOR 1371 / 2 BYE 110 113 118 114 112 113
2 IM Dong-Hyun KOR 1365 / 4 BYE 116 112 112 112 112 108
3 RUBAN Viktor UKR 1341 / 11 BYE 109 112 111 114 109 111
4 OH Jin Hyek KOR 1386 / 1 WR BYE 112 112 114 109 110 110

( Individual Ranking ... >>> )

COMPOUND YAY BAYAN TAKIM KESİN SONUÇLAR : 1 RUS - 2 KOR -3 USA - 4 MEX

COMPUND YAY ERKEK TAKIM KESİN SONUÇLAR : 1 USA - 2 RUS - 3 ESA - 4 FIN

RECURVE YAY ERKEK TAKIM KESİN SONUÇLAR : 1 KOR - 2 FRA - 3 JPN - 4 CHN

RECURVE YAY BAYAN TAKIM KESİN SONUÇLAR : 1 KOR - 2 JPN - 3 RUS- 4BLR

( Team Ranking...>>> )

Medal List
Medal Standing
World Records

Complete Book

- Hep söylerim yemeği lezzetli yapan aşçıdır. Heykeltıraşlar içinde öyle; herkese aynı malzeme verilir, kimi çok güzel heykeller yaparken bazılarının yaptıkları beğenilmez. Güzel işler ortaya koymak için işi ehline vermek lazım. Elimizdeki antrenörlerimizi iyi yetiştirmemiz lazım, bizim çocuklarımız iyi yetiştirilip imkan verilirse başarılı olur. Sporculara maddi destek şart, sporcular ve antrenörler bu işi profesyonel anlamda yapmadıkça başarılı olamayız.Elimizdeki sınırlı maddi imkanları çok iyi değerlendirmek lazım, sadece okçuluğun kullanabileceği içinde her türlü spor eğitim imkanlarının bulunduğu kapalı bir eğitim merkezi kurmak gerek. Eski adıyla altınok yarışmalarında yıllardır harcadığımız paralarla böyle bir tesisi yıllar önce kurardık zaten. Son Fıta kongresinden sonrada bence altınok yarışmasını yapmanın da anlamı kalmadı artık, bizi tanıyan tanıdı, bundan sonra kendimizi kürsüde tanıtalım inşaallah, ileride belimizi doğrultunca yine yaparız. Güzel bir projeyle genel müdürlüğün karşısına çıkıp sponsor desteğiyle böyle bir okçuluk eğitim merkezi açılması şart. Yapılması gereken onlarca projeden biridir okçuluk eğitim merkezi. Umarım bu yarışmadan sonrada bir çok radikal kararlar alınıp uygulanır !!!. Saygılar.