4 Mayıs 2009 Pazartesi

KUYUCAKLI YUSUF


Keyifli küçük bir tatilden sonra bloguma, evime ve işime geri döndüm. Öncelikle zaman ayırıp bana iyi dileklerini sunan tüm blog dostlarıma teşekkür ediyorum. Döndüğümde bunca yorumla karşılaşınca çok mutlu oldum. Sağolun.
Tatilde iki sevimli küçük canavar olduğu için çantamdaki kitaplarım bir kısmına hiç dokunamadan geri getirmek zorunda kaldım. Ama olsun, herşeye rağmen çok güzeldi. Çocuklarla eş-dostla ve kardeşle olmak gibisi yok. Hele ki çocukların zaman zaman sevgi dolu paylaşımları zaman zaman kardeş kavgaları seyredilmeye değerdi. Çok şükür ki havada bizi üzmedi.
Kitabıma gelince....En sevdiğim yazarlar arasında olan Sabahattin Ali’nin bu romanını dedemin kütüphanesinden alıp da okudum. Yani 1957 basımlı bir kitap. Böyle çok eski kitapları da okumak o kadar keyifli ki benim için. Hemde yıllar önce dedem okumuş, yıllar sonra da ben. Belki de içimdeki bu kitap tutkusu bana dedemden bir miras. Önce anneme sonra da bana geçen bir tutku. Babama ve diğer dedeme de haksızlık etmeyeyim. Onlar da bir kitap kurdudur benim gibi. Yani kitap kurdu olmam ailemden geçmiş bana.

Oldukça hüzünlü olan bu romanı yazar 1937 yılında haksız yere düştüğü hapishanede yazmaya başlar. Anne babası küçük yaşta öldürülen Yusuf’un hüzünlü ve acıklı hikâyesidir bu roman. Muazzez adında bir kızı olan kaymakam Yusuf’u evlatlık alır. Yıllar geçtikçe Yusuf ve Muazzez birbirlerini sevmeye başlar. Aynı zamanda köyün en zengini olan kişi de Muazzez’e âşıktır ve onunla evlenmek ister. Ama Muazzez karanını verir ve Yusuf ile evlenir. Romanda Anadolu insanının yaşayışını, hayata karşı duruşlarını, mücadelelerini ayrıca, iyi-kötü ve zengin-fakir arasındaki uçurumu çok güzel ifade etmiştir. Yazarın dilinin akıcı olması kitabın bir solukta okunmasına sebep oluyor. Ben bu romandan çok etkilendim. Yaptığı tahlillerle, karakterleri anlatım tarzıyla sizi o dünyaya çok kolay sokabiliyor. Her kitapseverin bu romanı okuması ve kütüphanesinde bulunması gerekir bence. Kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum.
Kitabın Arkasındaki Not:

Bu manasız ve yabancı hayatta bir tek şeye hakikaten sarılmış, hakikaten inanır gibi olmuştu. Bu da karısı idi. Muazzez'in varlığı Yusuf için büyük, boşlukları dolduracak mahiyette bir şey değildi, fakat onun yokluğu müthişti. Onun bu kadar sebepsiz yere, bu kadar insafsızca Yusuf'un hayatından koparılması çıldırtacak kadar acı idi. Hayatında asıl aradığı şeyin Muazzez olmadığını biliyordu, fakat Muazzez olmadan bunu aramaya muktedir olamayacağını sanıyordu."Kuyucaklı Yusuf Türk edebiyatının belki de en romantik kahramanıdır. Hayatın ve insanların zalimliği karşısındaki naif duruşu ile bir yandan trajik bir sona ilerlerken, bir yandan da yaşadığı lirik aşk hiyakesinin kahramanı olarak edebiyat tarihinde yerini almıştır.
Kitabın Adı: Kuyucaklı Yusuf
Yazarı: Sabahattin ALİ
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
Sayfa Sayısı: 221

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder