31 Temmuz 2008 Perşembe

DEMİR RAYLAR

Bir dergide reklamını gördüğüm bu kitabı, konusu ilgimi çekti ve hemen alışveriş sepetime atıverdim. Bir solukta okuduğum bu romanın konusu beni kendine çok çekti. Umarım sizlerde benim aldığım hazzı alırsınız okurken.

Yazar bu kitabında insanların yaşamış olduğu en büyük acılardan birini anlatıyor. Yahudi soykırımın hiçbir zaman unutulmayan, edebi gücü yüksek ve okuyucuda sarsıcı etkiler yaratan bir roman bu. Savaş bittiğinde roman kahramanı Avusturya topraklarında oldukça uzun süren bir yolculuğa çıkmıştır. Yolculuk için seçtiği araç ise trendir. Trenlerle dostluk kurar, dertleşir. Bu tren yolculuğunun amacı; komünist anne ve babasını toplama kampında infaz eden Nazi subayını bulup öldürmektir.

“Demir Raylar” psikolojik detay zenginliğine sahip bir çalışmadır. Kurgusu ve yazarın kullandığı dil harika. Bir çırpıda okuyacağınız bu romanı herkese kesinlikle tavsiye ediyorum.

Kitabın Arka Sayfasından

Erwin Siegelbaum toplama kampından bırakıldığı günden beri, savaş sonrası Avusturya’sında, takıntılı bir şekilde, trenlerde yolculuk etmektedir. Her durakta ahbaplık ettiği pansiyon sahipleri, geçmişini paylaşabileceği eşi dostu vardır. Komünist anne babasını öldüren Nazi subayının peşine düştüğü bu yolculukta gündüzleri içkiyle, geceleri kısa aşk ilişkileri ve kâbuslarla doludur. Onu çıldırmaktan koruyan şeyse günün birinde o subayı öldürecek gücü kendinde bulma umudu...
"Appelfeld, yapıtları yıllar geçtikçe durulan, saflık kazanan, şaşırtıcı derecede incelikli ve hassas bir yazar. Demir Raylar’ın hemen her cümlesi mücevher parıltısında."The Chicago Tribune.

Yapı Kredi Yayınları, 132 s.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder