30 Haziran 2006 Cuma

Eğitim ve Yaz

Sanıyormusunuz ki çocuklar tatile girdi. Aslında onlar için en zor mevsim şimdi başladı. Yıl boyunca okul sınırları içerisinde çocukluklarını yaşadılar doya doya. Güldüler, eğlendiler, öğrendiler. Şimdilerde hangi tezgahın başındalar kimbilir. Kimileri pamuk tarlalarında ırgatlık yapmakta kimisi eli yüzü karalar içinde sanayide. Dışarıya çıkamaz oldum...
Daha dün market karşılaştığım çocuk. Beni gördüğünde üzerindeki önlükten kurtulmak için nasılda kendini paraladı. Görünmemek için çok uğraştım. Kahretsinki kasadan geçmem gerekiyordu. Gözlerinin içine baktım, olur böyle şeyler der gibi. Artık markete gidemiyorum...
Semtin en kalabalık yerinde her an bir köşede karşılaşma ihtimal var onlarla. Bazen bir ayakkabı boyacısı yaklaşır yanıma, yüzüme bakmadan abii boyayım mı der. Başımı kaldırdığım da 9K sınıfında Ahmettir bu. Öylece kalakalırız kaldırımda. Boyadan ciladan kararmış ellerine bakmamak için ne yapsam boştur. Çalışmanın erdem olduğunda bahsederim ona hep. Aileye yardımcı olmanın öneminden. Kaldırımda yürüyemez oldum.
Çocuklar metropol yaşamında inanılmaz işlerde yapıyor bunun yanında. Bilet satıcısı öğrencilerim var. Korsan cd tezgahlarında çalışanlar. Ama en çokta garsonlar. Acemi, yakışıksız elleriyle masada keyif çatan birine çay getirirken görmeye dayanamam onları. Boğaza inemez oldum...
Ben bilmezdim ta ki düne kadar. Meğer bu çocuklar konfeksiyon atölyelerinden çalışırlarmış büyük bir çoğunluk. Ortacı derlermiş gariplerime. Aldıkları ücret, patronları cömertse haftada 50 liraymış. Mesainin de sınırı yokmuş. Kimi zaman atölyede sabahlıyorlarmış. Atölye dediğim karanlık bodrum katı. Şimdilerde üzerimde ki elbise kaskatı kesiliyor. Onların o küçücük ellerinden çıktığını düşündükçe.
Yaz kötü bir mevsim onlar için. Çocuk işçi çalıştırılamaz müediyeli yasalar onları korumuyor.
Hocalarımız hiç sormayın. Öyle ya 90 gün boyunca yatıyorlar. O sahil senin bu plaj benim dolaşıyorlar. Nerede? Artık semt pazarına da gidemez oldum. Çoğu zaman pazarın bir ucunda tezgahta bir şeyler satarken onları görmek olası. O kadar belli ediyorlar ki kendini. Hayatında hiç öğretmen görmeyen biri bile, rahatlıkla ayırt edebilir onları.
Anlaşıldı. Camia olarak bir sonraki eğitim öğretim yılına da yorgun gireceğiz. Kimbilir belki kar falan yağarda dinleniriz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder